Ebu Yusuf İsimli Cin Melikini Çağırma | Havas

Havas | Bu yazımızda, belirli şartlar altında Cin Suresi okunarak gerçekleştirildiğine inanılan, Ebu Yusuf isimli bir cin melikiyle görüşmeyi amaçlayan özel bir davet tertibini inceleyeceğiz.

Bu Özel Cin Davetinin Mahiyeti Nedir?

Bu yazıda ele alacağımız davet, rivayetlere göre özellikle maddi sıkıntıların giderilmesi, rızık genişliği ve Hac gibi ulvi bir ibadeti yerine getirme niyetinde olan ancak maddi imkanı bulunmayan kişilerin başvurabileceği bir yöntem olarak aktarılır. Davetin temel amacı, Cin Suresi’nin belirli bir sayıda ve usulde okunmasıyla Ebu Yusuf isimli Müslüman bir cin melikinin yardımını talep etmektir.

Davet İçin Gerekli Adımlar Ve Hazırlıklar

Her manevi uygulamada olduğu gibi, bu davetin de kendine özgü şartları ve hazırlık süreçleri vardır. Başarıya ulaşmak ve olası tehlikelerden korunmak için bu adımlara riayet etmek büyük önem taşır.

Zamanlama Ve Mekan Seçimi

Rivayete göre bu davete Salı günü başlanır. Uygulamanın yapılacağı yerin “halvet” olması, yani insanların girip çıkmadığı, sessiz, sakin ve temiz bir mekan olması şarttır. Halvet, dış dünyadan soyutlanarak tamamen manevi odaklanmayı sağlamak için gereklidir.

Riyazetli Oruç Ve Manevi Disiplin

Davet süresince, yani Salı gününden başlayarak üç gün boyunca (Salı, Çarşamba, Perşembe) riyazetli oruç tutulması gerektiği belirtilir. Riyazet, sadece yeme içmeyi terk etmek değil, aynı zamanda nefsi terbiye etmeyi amaçlayan daha kapsamlı bir perhizdir. Bu süreçte kişi, yalandan, gıybetten, haramdan uzak durmalı, az yemeli (özellikle hayvansal gıdalardan kaçınmalı), az uyumalı ve vaktini ibadet ve zikirle geçirmelidir. Bedensel ve ruhsal arınma, davetin temelini oluşturur.

Cin Suresi’nin Bin Defa Okunması

Üç günlük riyazet boyunca her gün Cin Suresi’nin 1000 (bin) defa okunması gerektiği ifade edilir. Bu, oldukça yüksek bir sayıdır ve büyük bir sabır, azim ve manevi dayanıklılık gerektirir. Okumaların huşu içinde, tane tane ve anlamı düşünülerek yapılması tavsiye edilir.

Lüban Buhurunun Önemi Ve Kullanımı

Davetin önemli bir unsuru da buhur kullanımıdır. Rivayette, her gün okumaya başlamadan önce “lüban buhuru” yakılması gerektiği belirtilir. Lüban, Türkçede “günlük ağacı sakızı” veya “frankincense” olarak da bilinen, hoş kokulu bir reçinedir. Havas uygulamalarında buhurlar, mekanı kötü enerjilerden arındırmak, güzel kokuyla ruhani varlıkları celp etmek ve manevi atmosferi güçlendirmek amacıyla kullanılır. Lüban buhurunun özellikle ruhani çalışmalarda sıkça tercih edildiği bilinmektedir.

Cin Suresi: Faziletleri Ve Davetteki Rolü

Kur’an-ı Kerim’in 72. suresi olan Cin Suresi, adından da anlaşılacağı üzere cinlerden bahseder. Cinlerin Kur’an’ı dinleyip iman etmeleri, kendi kavimlerine İslam’ı tebliğ etmeleri gibi konuları içerir. Bu sure, cinler alemi hakkında bilgi vermesi ve manevi tesirinin güçlü olduğuna inanılması sebebiyle havas ilminde özel bir yere sahiptir. Bu davette bu kadar yüksek sayıda okunması, cinler alemine yönelik güçlü bir manevi etki oluşturma amacını taşır.

Cin Suresi (İlk 7 Ayet Örneği)

Arapça Yazılışı:

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

قُلْ اُو۫حِيَ اِلَيَّ اَنَّهُ اسْتَمَعَ نَفَرٌ مِنَ الْجِنِّ فَقَالُٓوا اِنَّا سَمِعْنَا قُرْاٰناً عَجَباًۙ

يَهْد۪ٓي اِلَى الرُّشْدِ فَاٰمَنَّا بِه۪۠ وَلَنْ نُشْرِكَ بِرَبِّنَٓا اَحَداًۙ

وَاَنَّهُ تَعَالٰى جَدُّ رَبِّنَا مَا اتَّخَذَ صَاحِبَةً وَلَا وَلَداًۙ

وَاَنَّهُ كَانَ يَقُولُ سَف۪يهُنَا عَلَى اللّٰهِ شَطَطاًۙ

وَاَنَّا ظَنَنَّٓا اَنْ لَنْ تَقُولَ الْاِنْسُ وَالْجِنُّ عَلَى اللّٰهِ كَذِباًۙ

وَاَنَّهُ كَانَ رِجَالٌ مِنَ الْاِنْسِ يَعُوذُونَ بِرِجَالٍ مِنَ الْجِنِّ فَزَادُوهُمْ رَهَقاًۙ

وَاَنَّهُمْ ظَنُّوا كَمَا ظَنَنْتُمْ اَنْ لَنْ يَبْعَثَ اللّٰهُ اَحَداًۙ

Okunuşu:

Bismillâhirrahmânirrahîm.

1. Kul ûhiye ileyye ennehusteme’a neferun mine-lcinni fekâlû innâ semi’nâ kur-ânen ‘acebâ(n)
2. Yehdî ilâ-rruşdi fe-âmennâ bih(i)(s) velen nuşrike birabbinâ ehadâ(n)
3. Ve ennehu te’âlâ ceddu rabbinâ metteḣaże sâhibeten velâ veledâ(n)
4. Ve ennehu kâne yekûlu sefîhunâ ‘ala(A)llâhi şetatâ(n)
5. Ve ennâ żanennâ en len tekûle-l-insu velcinnu ‘ala(A)llâhi keżibâ(n)
6. Ve ennehu kâne ricâlun mine-l-insi ye’ûżûne biricâlin mine-lcinni fezâdûhum raheka(n)
7. Ve ennehum zannû kemâ zanentum en len yeb’aśa(A)llâhu ehadâ(n)

Anlamı (Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla):

1. (Resûlüm!) De ki: Cinlerden bir topluluğun (Kur’an’ı) dinleyip şöyle dedikleri bana vahyedildi: “Şüphesiz biz doğruya ileten hayranlık verici bir Kur’an dinledik de ona inandık. Artık Rabbimize hiç kimseyi asla ortak koşmayacağız.”
2. “Doğruya iletiyor, biz de ona iman ettik. Rabbimize hiç kimseyi ortak koşmayacağız.”
3. “Doğrusu Rabbimizin şanı çok yücedir; ne bir eş edinmiştir ne de bir çocuk.”
4. “Meger bizim beyinsizimiz (İblis veya inkârcı cinler) Allah hakkında gerçek dışı şeyler söylüyormuş.”
5. “Doğrusu biz, insanların ve cinlerin Allah hakkında asla yalan söylemeyeceklerini sanmıştık.”
6. “Gerçek şu ki, insanlardan bazı kimseler, cinlerden bazı kimselere sığınırlardı da onların (cinlerin) azgınlıklarını artırırlardı.”
7. “Nitekim onlar da (cinler de), sizin sandığınız gibi, Allah’ın hiç kimseyi tekrar diriltmeyeceğini sanmışlardı.”
8. (Bu sadece ilk 7 ayetin anlamıdır. Surenin tamamı okunmalıdır.)

Davetin Zirvesi: Cuma Gecesi Ve Karşılaşma

Üç günlük riyazet ve okuma tamamlandıktan sonra, dördüncü günün gecesi, yani Cuma gecesi (Perşembeyi Cumaya bağlayan gece) tekrar kalkıp Cin Suresi’ni okumaya devam edilmesi gerektiği belirtilir. Rivayete göre, bu okuma sırasında uzun boylu ve kolları uzun bir cin zuhur eder.

Ebu Yusuf İle Görüşme Ve Selamlama

Gelen bu varlığın Ebu Yusuf isimli Müslüman bir cin meliki olduğu ve ondan korkmamak gerektiği vurgulanır. Ebu Yusuf’un selam vereceği, uygulayıcının ise bu selama uygun bir şekilde karşılık vermesi gerektiği ifade edilir.

Selamın Alınışı:

Ebu Yusuf selam verdiğinde, şu şekilde karşılık verilmesi tavsiye edilir:

Arapça Yazılışı:

وَعَلَيْكُمُ السَّلاَمُ وَرَحْمَةُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُ وَ سَلاَمُ اللّٰهِ وَ رَسُولِهِ مُحَمَّدٍ مُصْطَفَىٰ عَلَيْكُمْ

Okunuşu:

Ve aleykümü’s-selâmü ve rahmetullâhi ve berekâtühû ve selâmullâhi ve Resûlihî Muhammedin Mustafâ aleyküm.

Anlamı:

Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi sizin üzerinize olsun ve Allah’ın ve Resulü Muhammed Mustafa’nın selamı sizin üzerinize olsun.

Bu selamlaşmanın ardından üç cinin daha belireceği ve bunun, hacetin kabul olunduğuna bir işaret olduğu belirtilir.

Hacetin Bildirilmesi Ve Sonuç

Bu noktada, büyük bir hürmet ve saygıyla (tazimle) Ebu Yusuf’a hitap ederek durumun arz edilmesi gerektiği anlatılır: “Ya Ebu Yusuf! Halimi görüyorsun. Ben fakirim, ailemin ve kendimin rızkı dardır. Hacca gitmek istiyorum lakin malım ve mülküm yetmiyor. Geçimimde bana yardım et,” şeklinde niyetin açıkça ifade edilmesi istenir. Bu talebin ardından arkadaki üç cinin kaybolacağı, kısa bir süre sonra geri dönerek dünyalık çokça mal (rivayette altın olarak geçer) getirecekleri aktarılır.

Tarihi Bir Örnek: Şeyh Hüseyin Bin Mansur

Bu davet tertibinin denenmiş olduğu ve Şeyh Hüseyin bin Mansur’un bu ameli yaparak cinlerden 10 bin altın aldığı rivayet edilir. Bu örnek, tertibin gücünü ve potansiyel sonucunu vurgulamak için aktarılmış olabilir. (Not: Şeyh Hüseyin bin Mansur ismi, Hallâc-ı Mansûr ile karıştırılmamalıdır, muhtemelen farklı bir sufî veya havas alimidir.)

Önemli Uyarılar: Korku Ve Şükür

Metinde en çok vurgulanan noktalardan biri korkmamaktır. Gelen varlığın Müslüman bir cin olduğu ve niyetinin yardım etmek olduğu belirtilir. Eğer uygulayıcı korkarsa veya kalbine bir korku gelirse, Ebu Yusuf’un durumu anlayıp kişiyi daha fazla korkutmamak için gözden kaybolacağı ve asla zarar vermeyeceği ifade edilir. Bu tür manevi tecrübelerde kalp temizliği, niyetin saflığı ve cesaretin önemi büyüktür. Başarıya ulaşıldığında ise en önemli vazifenin Allah’a çokça şükretmek olduğu “sana düşen çok şükretmektir azizim” ifadesiyle vurgulanır.

Son Söz

Cin Suresi ve Lüban buhuru ile yapılan bu özel cin daveti, havas ilminde yer alan, yüksek manevi disiplin, sabır ve cesaret gerektiren uygulamalardan biridir. Riyazet, oruç, zikir ve buhur gibi unsurları bir araya getiren bu tertip, Ebu Yusuf isimli Müslüman bir cin melikinden maddi yardım talep etmeyi amaçlar. Ancak unutulmamalıdır ki, gizli ilimler ve ruhani varlıklarla iletişim kurma çabaları, ehil olmayan kişiler için tehlikeli olabilir. Bu tür bilgiler, kültürel ve tarihi birer veri olarak değerlendirilmeli, uygulamaya kalkışmadan önce mutlaka güvenilir, ilim ve takva sahibi kişilere danışılmalıdır. Niyetin halis olması, Allah’a sığınmak ve her işin O’nun izniyle olduğunun bilincinde olmak esastır.

Kaynakça (Genel Havas ve Gizli İlimler Konusunda Başvurulabilecek Temsili Kaynaklar):

• el-Bûnî, Ahmed bin Ali. Şemsü’l-Maârif el-Kübrâ. (Havas konusunda en meşhur ve temel eserlerden biri olarak kabul edilir.)
• İmam Gazzâlî. El-Evfâk. (İmam Gazzâlî’ye nispet edilen, vefkler ve tılsımlar üzerine bilgiler içeren eser.)
• Deyrebî, Ahmed. Mücerrebât-ı Deyrebî. (Çeşitli denenmiş dua, tılsım ve havas uygulamalarını içeren bir derleme.)
• Kenzü’l-Havas. (Yazarı net olmamakla birlikte, çeşitli havas formüllerini içeren ve yaygın olarak bilinen bir eser.)
• İbn Haldun. Mukaddime. (Toplumlar, ilimler ve metafizik konularına değinirken sihir, tılsım gibi konulara da yer verir.)

Views: 17