Yunus Peygamberin Duası Ve Fazileti

Hz. Yunus’un balığın karnında yaptığı meşhur duanın sırrı ve faziletleri nelerdir? Hadislerde bu dua ile ilgili hangi müjdeler verilmiştir? Sıkıntılardan kurtulmak için nasıl okunmalıdır?

Hayatın iniş ve çıkışlarında, dara düştüğümüzde, kalbimizi bir hüzün bulutu kapladığında sığınacak bir liman ararız. İşte böyle anlarda Rabbimize açılan eller, O’na yönelen kalpler ve dillerden dökülen dualar en büyük dayanağımız olur. Peygamberlerin duaları ise bu yakarışların en makbul olanları arasında yer alır. Onların zor zamanlarda Rabbimize nasıl sığındıklarını öğrenmek, bizler için hem bir teselli kaynağı hem de bir yol haritasıdır. Bu dualardan biri de, Kur’an-ı Kerim’de bizzat zikredilen ve Peygamber Efendimiz (s.a.v.) tarafından sıkıntılardan kurtuluş müjdesiyle tavsiye edilen Hz. Yunus’un (a.s.) duasıdır.

Yunus Peygamberin (a.s.) Balık Karnındaki Duası

Hz. Yunus’un, kavmine kızıp Allah’tan izin almadan gemiye binmesi, kurada isminin çıkması ve denize atılmasıyla başlayan imtihanı, onu dev bir balığın karnına sürüklemişti. Üç karanlığın (gecenin, denizin ve balığın karnının) içinde, yaptığı hatanın farkına vararak Rabbine tüm samimiyetiyle yönelmiş ve şu mübarek kelimelerle O’na yalvarmıştı:

Duanın Okunuşu Ve Anlamı

Arapça Yazılışı:

لَٓا اِلٰهَ اِلَّٓا اَنْتَ سُبْحَانَكَ اِنّ۪ي كُنْتُ مِنَ الظَّالِم۪ينَۚ

Okunuşu:

Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü mine’z-zâlimîn.

Anlamı:

Senden başka hiçbir ilâh yoktur. Seni eksikliklerden uzak tutarım (tesbih ederim)! Ben gerçekten (nefsine) zulmedenlerden oldum!

Bu dua, kısacık olmasına rağmen imanın üç temel direğini – Tevhid (Allah’ı birleme), Tesbih (Allah’ı noksanlıklardan tenzih etme) ve Tevbe/İtiraf (Kusurunu kabul edip af dileme) – bünyesinde barındırır. Kulun acziyetini ve Rabbinin yüceliğini en beliğ şekilde ifade eden bir yakarıştır.

Hadis-i Şeriflerde Duanın Faziletleri

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), Hz. Yunus’un bu duasının sadece ona has olmadığını, tüm müminler için bir kurtuluş reçetesi olduğunu çeşitli hadis-i şeriflerinde müjdelemiştir.

Sıkıntı Ve Kederden Kurtuluş Müjdesi

Sa’d bin Ebî Vakkâs (radıyallahu anh) rivayet ediyor: Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdular ki: “Zinnûn’un (Hz. Yunus Peygamber) balık karnında bulunduğu sürece duası şu idi: ‘Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü mine’z-zâlimîn.’ Müslüman bir adam herhangi (meşru) bir işinde bununla dua edecek olursa mutlaka Allah onun bu duasını kabul buyurur.” (Tirmizî, Daavât, 81; Ahmed bin Hanbel, Müsned, I, 170; Hâkim, el-Müstedrek).

Yine Efendimiz (s.a.v.) başka bir hadislerinde şöyle buyurmuşlardır: “Ben öyle bir söz biliyorum ki sıkıntı ve kedere düşmüş bir kimse onu söyleyecek olursa mutlaka o sıkıntı ve kederden kurtulur. O söz, kardeşim Yunus’un sözüdür. Karanlıklar içinde şöyle sesleniyordu: ‘Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü mine’z-zâlimîn.’” (İbnü’s-Sünnî, Amelü’l-Yevm ve’l-Leyle).

Bu hadisler, duanın sıkıntı, keder, dert ve bela anlarında okunduğunda Allah’ın izniyle kurtuluşa vesile olacağını açıkça göstermektedir.

Duanın Mutlak Kabulü Hakkında

Hz. Yunus’un duasının kabulüyle ilgili daha detaylı bir rivayeti yine Sa’d bin Mâlik (r.a.) şöyle aktarmıştır: Peygamber Efendimiz’den (s.a.v.) şunu işittim: “Azîz ve Celîl Allah’ın ismi (öyle bir isimdir ki) onunla duâ edilirse, Allah kabul eder. Onunla bir şey istenilirse Allah verir. O isim, Yunus bin Mettâ’nın yaptığı duâdır.” Bunun üzerine sordum: “Ey Allah’ın Resûlü! Bu dua Yunus bin Mettâ’ya mı hastır, yoksa Müslüman cemaati de bundan yararlanabilir mi?” Şöyle buyurdular: “- Bu, Yunus bin Mettâ için özel mânâda, Müslümanlar için genel mânâda bir duâdır. Müslümanlar bununla duâ ettiklerinde menfaat görürler.” Sonra ilâve ettiler: “Allah’ın şu beyânını işitmedin mi?: ‘O, karanlıklar içinde seslendi: Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü mine’z-zâlimîn. Biz onun bu duasını kabul buyurduk da onu gam ve kederden kurtardık. Ve işte böylece müminleri de kurtarırız.’ (Enbiyâ, 87-88). Bu, o dua ile halini arz edenlere Allah’ın bir şartıdır (kabul buyuracağına dair).” (Ahmed bin Hanbel, Müsned; Tirmizî, Daavât; Nesâî; Hâkim; Beyhakî).

Bu rivayet, duanın sadece Hz. Yunus’a özel bir lütuf olmadığını, aynı samimiyet ve imanla bu duayı yapan her müminin de Allah’ın yardımına ve kurtuluşuna mazhar olabileceğini teyit etmektedir. Ayette geçen “İşte böylece müminleri de kurtarırız” ifadesi, bu duanın ümmet için de geçerli bir kurtuluş vesilesi olduğunun delilidir.

Belirli Durumlar İçin Okuma Tavsiyeleri

Hadislerde ve alimlerin tecrübelerinde bu duanın belirli ihtiyaçlar ve durumlar için okunmasına yönelik tavsiyeler de bulunmaktadır:

Şifa Ve Hastalıktan Kurtulmak İçin (40 Defa)

Bir rivayette şöyle buyurulmaktadır: “Herhangi bir hasta bu duâ ile duâda bulunacak olur da bununla 40 defa halini arz ederse, mutlaka kendisine şehit sevabı verilir. Hastalıktan kurtulacak olursa günahları da bağışlanmış olur.” Bu rivayet, hastalara şifa niyetiyle bu duanın 40 defa okunmasının hem manevi derecesini artıracağını hem de Allah’ın izniyle şifaya vesile olabileceğini göstermektedir.

Hacetlerin Kabulü İçin (Secdede 40 Defa)

Bazı salih zatlardan yapılan rivayete göre, salih bir kişi Resulullah (s.a.v.) Efendimiz’i rüyasında görmüş ve sormuş: “– Ya Resûlâllah! Benim Allah’ıma karşı bir hacetim var. Ne ile ona ulaşabilirim?” Rahmet peygamberi ona şu cevabı vermiş: “– Kimin Allah’a bir hâceti varsa secde etsin ve secdesinde kırk defa parmağıyla da işaret etmek suretiyle ‘Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü mine’z-zâlimîn’ zikrini söylesin. Duası herhalde kabul olunur.” (Kaynak: El-Dürrü’n-Nazîm fî Havâssi’l-Kur’âni’l-Azîm). Bu rivayet, özellikle secdede yapılan bu zikrin duaların kabulü için etkili bir yol olduğunu işaret etmektedir.

Genel İhtiyaçlar İçin (Namaz Sonrası Secdede 40 Defa)

Başka bir hadis-i şerifte ise şöyle tavsiye edilmektedir: “Bir şey hakkında muztar kalan (çaresiz kalan, zorda olan) kimse abdest alsın. Abdestini güzelleştirsin. 2 rekat namaz kılıp selâm versin ve namazdan sonra secde ederek şunu söylesin: ‘Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü mine’z-zâlimîn’. Ve bunu 40 defa tekrarlasın da isteğini arz etsin. Nerede ve ne vakit arzu ederse Allah onun duasını ona göre kabul buyurur. Ancak bunu gece yarısı yapmak daha iyidir, daha güzeldir.” Bu yöntem, genel ihtiyaçlar için abdest alıp iki rekat namaz kıldıktan sonra secdede 40 defa bu zikri yapmayı ve ardından hacetini dilemeyi önermektedir. Gece yarısı yapılmasının faziletine de dikkat çekilmiştir.

Her Türlü Gam Ve Kedere Karşı (Hâfız’ın Rivayeti)

El-Hâfız’dan (rahmetullahi aleyh) yapılan rivayette şöyle denmektedir: Bir hükümdarın arşivinde muhafaza içinde üstü mühürlü bir belgeye rastladım. Mührü açtım, belgenin tam üzerinde şu yazıyı gördüm: “Bu her türlü gam ve kedere karşı şifadır.” Kişi geceleyin kalkar, abdest alıp iki rekat namaz kıldıktan sonra ellerini kaldırıp şu duayı yapar: “Allah’ım! Şüphesiz ki Zinnûn (Hz. Yunus) senin kulun ve peygamberin idi. Kendisine dokunan bir zarar ve sıkıntıdan dolayı sana dua etti ve balığın karnından şöyle seslendi: ‘Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü mine’z-zâlimîn.’ Sen de ona şu cevabı lûtfettin: ‘Onun duasını kabul ettik ve onu gam ve kederden kurtardık. İşte böylece müminleri de kurtarırız…’ Şüphesiz ki ben de senin kulunum ve cariyen (falan kadının) oğluyum, nasiyem (dizginim) senin elinde bulunuyor. Bana dokunan bir kötülük, bir zarardan dolayı sana dua ediyorum. Derdimi sana arz ediyorum ve Yunus’un (a.s.) dediğini diyorum: ‘Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü mine’z-zâlimîn…’ Duamı kabul buyur, Yunus’un (a.s.) duasını kabul buyurduğun gibi.. Onu gam ve kederden kurtardığın gibi beni de kurtar. Çünkü senin her şeye gücün yeter ve verdiğin sözden de asla caymazsın.” Bu uzunca dua, kişinin kendi acziyetini ve Hz. Yunus’un durumunu hatırlatarak Allah’tan yardım isteme usulünü göstermektedir.

Makam Ve Mevki İçin (41 Defa / 40 Gün)

Nakşibendî tarikatından bazı şeyhlerin öğrettiği rivayet edilen bir başka usul ise şöyledir: “Bir şey hususunda sıkıntıya düşen, onu elde etmekten aciz kalan veya onu def edemeyen veya bulunduğu makamdan azledilmiş olup tekrar o makama dönmek isteyen kimse belirtilen ayeti (Enbiyâ, 87) 41 defa tastamam okusun. Bu sayıyı ne artırsın, ne de eksik tutsun. Ara yere de dünya sözü sokmasın. Ancak bunu her sabah namazından sonra 40 gün okumaya devam etsin. Hiçbir günü kaçırmamaya dikkat etsin. 40 gün dolunca durumun ne olduğuna baksın. Nasıl olduğuna dikkat etsin.” Bu yöntemin, özellikle makam, mevki veya bir zorluğun üstesinden gelme gibi konularda tecrübe edildiği belirtilmiştir. Tam bir itikat ve 40 gün boyunca ara vermeden devam etme şartı vurgulanmıştır.

Günde 1000 Defa Okumanın Faydaları

Havâss ehlinden bazılarının belirttiğine göre: “Kim, ‘Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü mine’z-zâlimîn’ zikrini her gün 1000 defa okuyup arzu ettiği makam ve mertebeyi talep ederse mutlaka ona erişir. Allah onun rızkını genişletir, gam ve kederini giderir, bir nice hayırların kapısını ona açar, onu şeytanların ve zalim hükümdarların şerrinden korur. Allah dostlarının yanında sevgili, düşmanları yanında da heybetli olur. Çünkü bunu (bilerek ve sebeplere tevessül ederek) okuyan kimse kendi kusurlarını bilir.” Bu rivayet, zikri günlük vird haline getirmenin genel manevi ve dünyevi faydalarına işaret etmektedir.

Duanın Kabulünün Sırrı: İtikat Ve Teslimiyet

Tüm bu rivayetlerde ortak olan nokta, duanın kabulü için gereken samimiyet, tam bir inanç (itikat) ve Allah’a teslimiyettir. Kişinin, bu duayı okurken kendi acziyetini ve kusurlarını bilmesi, Allah’ın sonsuz kudretine ve rahmetine sığınması esastır. Allah Teala’nın “İnananları işte böyle kurtarırız” vaadine gönülden inanmak, duanın tesirini artıran en önemli faktördür.

Son Söz

Hz. Yunus’un (a.s.) duası, zor zamanlarımızda bize ışık tutan, Rabbimize nasıl sığınmamız gerektiğini öğreten mübarek bir mirastır. İçerdiği derin manalar ve hadislerde müjdelenen faziletleri ile bu dua, her müminin dilinde ve kalbinde yer etmesi gereken bir hazinedir. Hangi niyetle ve hangi usulle okunursa okunsun, aslolan kalpten gelen bir samimiyet, günahlardan pişmanlık ve Allah’ın rahmetinden asla ümit kesmemektir. Rabbim, bizleri de bu duanın bereketiyle sıkıntılarından kurtardığı mümin kullarından eylesin.

Kaynakça

  • Kur’an-ı Kerim. (Özellikle Enbiyâ Suresi 87-88, Sâffât Suresi 139-148).
  • et-Tirmizî, Muhammed bin Îsâ. Sünenü’t-Tirmizî. (Hadis Koleksiyonu, Daavât bölümü).
  • Ahmed bin Hanbel. el-Müsned. (Hadis Koleksiyonu).
  • Hâkim en-Nîsâbûrî, Ebû Abdillâh Muhammed bin Abdillâh. el-Müstedrek ale’s-Sahîhayn.
  • İbnü’s-Sünnî, Ebû Bekr Ahmed bin Muhammed. Amelü’l-Yevm ve’l-Leyle.
  • en-Nesâî, Ebû Abdirrahmân Ahmed bin Şuayb. es-Sünenü’l-Kübrâ.
  • el-Beyhakî, Ebû Bekr Ahmed bin el-Hüseyn. Şuabü’l-Îmân.
  • ed-Deylemî, Şehredâr bin Şîrûye. el-Firdevs bi-Me’sûri’l-Hitâb (El-Dürrü’n-Nazîm’in bu esere veya benzer bir derlemeye atıf yapma ihtimali vardır, ancak kesin tespiti zordur).
  • İbn Kesîr, İmâdüddin Ebü’l-Fidâ İsmail bin Ömer. Tefsîru’l-Kur’âni’l-Azîm.
  • es-Suyûtî, Celâleddîn. el-Câmiu’s-Sağîr min Hadîsi’l-Beşîri’n-Nezîr.

Views: 6

İlginizi Çekebilir:Cin Çarpmasına İyi Gelen Dualar
share Paylaş facebook pinterest whatsapp x print

Benzer İçerikler

The Benefits of Dua
Dua Etmenin Faydaları
3 Mucizevi Korunma - Kurtulma Duası
3 Mucizevi Korunma – Kurtulma Duası
Maddi Manevi Sıkıntı Duası - 7 Gece Münacat
Maddi ve Manevi Sıkıntı Duası | 7 Gecelik Münacat
Prayer for Prosperity in Home and Workplace
BEREKET DUASI
Cin Çarpması Duası Etkili Şifa Rukye Ayet
Cin Çarpması Duası
Geri Döndürme Duası - Etkili Dualar
Geri Döndürme Duası

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Paranormal Dergi | © 2025 |