Hızır Nasıl Hızır Aleyhisselam Oldu

Hızır Aleyhisselam Bu Mertebeye Nasıl Erişti

Bugün size pek çok hocadan duymadığınız bir hadis-i şeriften bahsedeceğim. Bu hadis, Hz. Hızır Aleyhisselam’ın neden ömrünün bu kadar uzun ve bereketli olduğuyla ilgili çok ilginç bir hikâyeyi anlatıyor. Bu rivayet, İmam Tahavi’nin şeerhinde yer almakta ve kaynak olarak da çeşitli müteber eserlerde bulunmaktadır.

Hızır Aleyhisselam’ın Bereketli Ömrü

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir gün sahabe-i kirama buyurdu ki, “Hızır Aleyhisselam’ıın uzun ömrü ve peygamberlerle sürekli görüşme yeteneği, bir amelin bereketi sayesindedir.” Bu rivayet, Hz. Hızır’ın ömrü boyunca hangi ameliyle büyük bir mertebeye ulaştığını açıklamaktadır.

Özgür Bir Adamın Kendini Sadaka Vermesi

Rivayete göre, Hızır Aleyhisselam bir gün İsrailoğulları’nın çarşısında yürüyordu. O esnada bir mükateb (kendisini özgür bırakmak için efendisiyle belli bir para karşılığında anlaşan köle) kendisinden sadaka istedi. Bu köle, Hızır’ın yüzünde nûr ve hayır gördüğü için ona yaklaşmış ve yardım istemişti.

Hızır Aleyhisselam öncelikle “Benim de yanımda verecek bir şeyim yok” diyerek reddetti. Ancak köle, Allah’ın zatı hürmetine ısrar etti ve Hızır da bu ısrar karşısında, “Beni pazara götür ve köle olarak sat, alacağın para senin olsun” dedi. Hızır Aleyhisselam bu çaresiz adamın talebine karşı köle olarak satıldı ve elde edilen parayı bu mücatebe verdi.

Sadakanın Gücü ve Hızır’ın İmtihanı

Hızır Aleyhisselam’ı köle olarak alan kişi ona hiçbir iş vermiyordu. Hızır Aleyhisselam ise “Beni niye aldın, bana niye para verdin, çalışmam için bana iş ver” diyerek efendisinden iş talep etti. Efendisi sonunda ona büyük bir taşı taşımasını söyledi. Bu taş, altı kişinin zor taşıyabileceği kadar ağırdı. Ancak Hızır Aleyhisselam bu taşı tek başına taşıyarak efendisini şaşırttı.

Bir süre sonra efendisi, Hızır Aleyhisselam’ın kendisi yokken evine ve çocuklarına sahip çıkmasını istedi. Hızır Aleyhisselam bu işi de layıkıyla yapıncaya kadar efendisinin güvenini kazandı. Sonunda efendisi ona kim olduğunu sordu ve Hızır Aleyhisselam kendini açıkladı: “Ben Hızır’ım ve Allah’ın izniyle kendimi sadaka olarak sundum.” Bu durum, Hızır’ın Allah’ın cemali hürmetine kendini feda etmesi sonucu köle olarak satılmasından kaynaklanmıştı.

Efendisi olacak kişi, Hızır Aleyhisselam’ın kim olduğunu öğrendikten sonra ona daha fazla iş yaptırmak istemedi ve ona saygı duymaya başladı. Hızır Aleyhisselam ise, efendisine, Allah rızası için bir iş yapılması gerektiğinde insanın bunu geri çevirmemesi gerektiğini, hele ki o talep Allah’ın adıyla yapılmışsa mutlaka yerine getirilmesi gerektiğini anlattı.

Bir gün efendisi, Hızır Aleyhisselam’dan başka bir iş yapmasını istemişti. Bu sefer Hızır Aleyhisselam’a kerpiçlerle büyük bir bina yapmasını söyledi. Efendisi döndüğünde kocaman, muhkem bir bina buldu. Hızır Aleyhisselam’ın bu işi de layıkıyla yapmış olduğunu görünce, efendisi ona bir kez daha hayran kaldı ve ona sordu: “Sen nesin, kimlerdensin? Neden bu kadar olağanüstü şeyler yapıyorsun?” Hızır Aleyhisselam da ona, “Ben Hızır’ım. Allah’ın izniyle bu işleri yapıyorum ve sadaka olarak kendimi sana verdim” dedi.

Hızır Aleyhisselam’ın Özgür Kalışı

Efendisi olacak kişi, Hızır Aleyhisselam’ın gerçekten bir peygamber ya da büyük bir veli olduğunu anladıktan sonra ona, “Seni özgür bırakmak istiyorum. Artık git ve Allah’a ibadet et” dedi. Hızır Aleyhisselam da bu teklifi kabul etti ve özgürlüğüne kavuştu. Hızır Aleyhisselam bu olaydan sonra, “Allah’a hamdolsun ki beni kölelikten kurtardı ve beni hür kıldı” dedi.

Bu olay, Hızır Aleyhisselam’ın, Allah’ın cemali hürmetine kendini feda edebilecek kadar büyük bir tevazuya sahip olduğunu ve Allah için bir talep geldiğinde onu geri çevirmemek gerektiğini bizlere göstermektedir.

Son Söz

Bu hadis-i şerifin öğrettiği en önemli derslerden biri, Allah için bir istekte bulunulduğunda o isteği geri çevirmemenin önemidir. Bu faziletli davranış sayesinde Hz. Hızır, uzun ömrü ve bereketli makamı ile bilinen özel bir konuma erişmiştir. Biz de bu örnekten yola çıkarak, ihtiyaç sahiplerine yardım etmeyi ve Allah’ın adı geçtiği her talebi ciddiyetle ele almayı unutmamalıyız.

Views: 4