Deepseek’in Karanlık Yüzü: Hamza Yardımcıoğlu’nun İddiaları

Yapay Zeka ve Finansal Krizlerin Gölgesinde Deepseek

Son dönemde yapay zeka alanında yaşanılan gelişmeler, sadece teknoloji çevrelerinde değil, finans dünyasında da yankı uyandırıyor. Hamza Yardımcıoğlu ve Ömer Can Taru’nun ortak yayınında, Çinli bir yapay zeka modeli olan Deepseek’in gölge tarafları ele alındı.

Yayın sürecinde teknik aksaklıklar yaşansa da, konunun önemi nedeniyle izleyicilere aktarılan bilgiler oldukça dikkat çekiciydi. Konu başlıkları arasında Deepseek’in ani yükselişi, Nvidia hisselerindeki dramatik düşüş, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda görülen tanımlanamayan cisimler ve Afrika’daki jeopolitik gelişmeler vardı.

Trilyon Dolarlık Buhar: Nvidia ve Deepseek Etkisi

Nvidia, yapay zeka teknolojilerinde lider konumda bulunan bir şirkettir. Ancak, Deepseek’in piyasaya sürülmesiyle birlikte Nvidia hisselerinde büyük bir değişim yaşandı. Nvidia’nın piyasa değeri 3 trilyon doların üzerindeyken, bir gün içinde %20’lik bir düşüşle 600 milyar dolarlık bir kayıp yaşandı.

Deepseek’in sadece 5 milyon dolarlık bir yatırımla geliştirildiği iddiası ise, Hamza Yardımcıoğlu tarafından kuşkuyla karşılandı. Nvidia gibi dev şirketlerin milyarlarca dolarlık AR-GE harcamaları yaparken, Deepseek’in bu kadar düşük bir bütçeyle piyasaya sürülmesi soru işaretleri oluşturdu. Yapay zeka alanında dünyanın sürekli bir çekişme içerisinde olduğu ve bu çekişmenin merkezinde ABD ve Çin’in bulunduğu vurgulandı.

Deepseek’in bu kadar düşük bir bütçeyle geliştirilmiş olmasının ardında, Çin’in uzun yıllar boyunca teknoloji alanında yaptığı gizli yatırımlar ve devlet destekli projelerin etkili olabileceği düşünülüyor. Çin, ABD ile sürekli bir yapay zeka yarışı içinde olmasına rağmen, sansür politikalarıyla verileri kendi kontrolü altında tutarak, dünyanın geri kalanından farklı bir yol izliyor. Deepseek’in sansür mekanizmaları da bunun bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.

Küresel Ekonomiye Etkileri

Deepseek’in yükselişi sadece teknoloji sektörüyle sınırlı kalmadı. Küresel ekonomi üzerinde de büyük etkileri oldu. Yapay zeka destekli yeni projelerin hızlanmasıyla birlikte, finansal piyasalarda ciddi dalgalanmalar meydana geldi.

Özellikle Çin’in Deepseek projesiyle küresel yapay zeka rekabetinde öne çıkması, ABD merkezli teknoloji devlerini zor durumda bırakabilir. Deepseek’in, mevcut yapay zeka sistemlerinden daha az enerji tüketmesi ve daha verimli çalışması, rekabet avantajı sağlıyor. Bu gelişmeler, Nvidia gibi büyük firmaların hisse değerlerinde sert düşüşlere neden oldu.

Ancak, bu hızlı büyüme bazı riskleri de beraberinde getiriyor. Deepseek gibi büyük çaplı yapay zeka projelerinin, veri güvenliği ve mahremiyet gibi konular üzerinde ciddi etkileri olabilir. Devletler bu konuda düzenlemeler yapmaya başlarken, teknoloji devleri de yeni stratejiler geliştirerek bu tehditleri bertaraf etmeye çalışıyor.

Sabiha Gökçen’deki UFO Olayı

Yayında tartışılan bir diğer konu ise Sabiha Gökçen Havalimanı üzerinde görülen tanımlanamayan cisimler oldu.

Pilotlar ve hava kontrol kulesi arasındaki telsiz görüşmeleri incelendiğinde, sabahtan akşama kadar tüm pilotların aynı uyarıyı yaptığı ve bunun olağan bir durum olmadığı görüldü. Kule yetkilileri de saatlerce konuyla ilgilenmelerine rağmen herhangi bir kesin sonuca ulaşamamıştı.

Bu olayın uluslararası bir etkisinin olup olmadığı da merak konusu oldu. Zira benzer UFO görülerinin ABD ve diğer ülkelerde de artış gösterdiği bilinmekte. Pentagon’a göre, ABD hava sahasında da benzer olaylar gözlemlenmekte ve ulusal güvenlik tehdidi olarak değerlendirilmektedir.

Tanımlanamayan Cisimlerin Kaynağı

Bu olay, dünya genelinde UFO fenomeni ile ilgili süregelen tartışmaları yeniden alevlendirdi. Bazı uzmanlar, tanımlanamayan hava cisimlerinin askeri insansız hava araçları (İHA) olabileceğini öne sürerken, bazıları ise gelişmiş yapay zeka sistemlerinin bir sonucu olabileceğini iddia ediyor.

ABD ve diğer ülkelerde de sıkça karşılaşılan bu tür olaylar, uluslararası askeri gerginlikleri artırıyor. Özellikle Çin ve ABD arasında devam eden teknoloji savaşları göz önüne alındığında, yapay zeka destekli hava araçlarının gelecekte daha büyük bir tehdit oluşturabileceği düşünülüyor.

Deepseek’in Sansür Mekanizması

Deepseek’in çalışma prensibi de yayında detaylı bir şekilde ele alındı. Hamza Yardımcıoğlu, Deepseek’e “Dünyada en çok insan öldürmüş liderler kimlerdir?” sorusunu sorduğunda, ilk sırada Mao Zedong’un ismi listelenmişti. Ancak birkaç saniye sonra, Deepseek yanıtını geri çekerek “Bu konu benim alanımın dışındadır” şeklinde bir mesaj verdi. Bu sansür mekanizması, Çin’in kendi yapay zekasını sansürleyerek şekillendirdiği ve propaganda aracı olarak kullandığı iddialarını gündeme getirdi.

Bu sansür mekanizmasının zamanla daha da gelişeceği ve Deepseek’in kullanıcıya sunduğu bilgileri denetim altında tutacağı düşünülüyor.

Dijital Propaganda ve Algı Yönetimi

Deepseek’in sansür mekanizmasının, dijital propaganda ve algı yönetimi için bir araç olarak kullanıldığı da iddialar arasında. Çin hükümeti, Deepseek’i devlet politikalarına uygun bir şekilde programlayarak, ulusal çıkarlarını koruma amacı güdüyor olabilir.

Yapay zekanın manipülasyon yetenekleri, bilgi akışının yönlendirilmesinde kritik bir rol oynayabilir. Bu nedenle, Deepseek gibi sistemlerin nasıl kullanıldığı, gelecekte toplumları şekillendiren en önemli faktörlerden biri olacak.

Yapay Zeka Savaşının Yeni Dönemi

Deepseek’in çıkışıyla birlikte, yapay zeka sınırlarının daha da zorlanacağı bir döneme girildiği anlaşılıyor. ABD ve Çin arasındaki bu teknoloji savaşı, finansal dünyadan, güvenlik politikalarına kadar her alanda büyük değişimlere yol açacağını gösteriyor.

Ancak, yapay zekanın sansür mekanizmaları ve manipülasyon yetenekleri göz önüne alındığında, etik ve güvenlik konuları daha fazla önem kazanıyor. Hükümetler ve özel sektör, yapay zekanın gücünü nasıl kullanacakları konusunda kritik kararlar almak zorunda kalacaklar.

Gelecekte, yapay zeka teknolojilerinin sadece ekonomik değil, aynı zamanda siyasi ve askeri güç mücadelelerinde de belirleyici olacağı kesin. Deepseek gibi sistemler, bilginin nasıl kontrol edildiğini ve nasıl yönlendirildiğini belirleyen en güçlü araçlardan biri haline gelebilir.

Bundan sonraki süreçte, yapay zeka savaşlarının sadece teknoloji şirketleri arasında değil, uluslararası düzeyde de büyük etkileri olacağı bekleniyor. Dünyanın yeni güç dengesi, artık yalnızca ekonomik ve askeri güçle değil, aynı zamanda veri ve yapay zeka gücüyle de şekillenecek.

Views: 0