Şener Üşümezsoy: Büyük Marmara Depremi Yalan

EGE'DEKİ DEPREMLER NEYİN HABERCİSİ? | JEOLOG PROF. DR. ŞENER ÜŞÜMEZSOY AÇIKLIYOR!

Olası İstanbul Depremi: Prof. Dr. Şener Üşümüzsoy’un Değerlendirmeleri


İstanbul’da beklenen büyük deprem, kamuoyunda uzun süredir endişe kaynağı. Ancak Prof. Dr. Şener Üşümüzsoy, yıllar boyunca dile getirilen “her an olabilir” türündeki senaryoların aşırı yorumlanmış ve bilimsel verilerle tam örtüşmeyen öngörüler olduğunu belirtiyor. Onun yaklaşımına göre, 1999 Gölcük Depremi’nden sonra Marmara Denizi’ndeki fay segmentleri için yapılan bazı felaket senaryoları yanıltıcı olabilir. Üşümüzsoy, tarihsel veriler ve fay kırılma modelleri ışığında, İstanbul’da kısa vadede çok büyük bir deprem beklentisi için yeterli kanıt olmadığını savunuyor.


1894 Depremi ve ‘Büyük Deprem’ Algısı

Araştırmacıların bir bölümü, İstanbul için en son “büyük depremin” 1766’da olduğunu ve 250 yıldır ciddi bir deprem yaşanmadığını ifade ederek yakın gelecekte büyük bir sarsıntı yaşanabileceğini ileri sürmektedir. Oysa Prof. Dr. Şener Üşümüzsoy, 1894 yılında gerçekleşen ve İstanbul’da ağır hasara yol açan depremi göz ardı etmemek gerektiğini söylüyor. Çünkü bu deprem, tarihte bilinen 1766 depreminden daha büyük bir etki yaratmıştır. Eğer 1894 verileri dikkate alınırsa, İstanbul’un fayları üzerindeki sismik enerjinin düşündüğümüzden daha yakın bir tarihte boşaldığı ortaya çıkmaktadır.

Bu bağlamda, “250 yıldır büyük bir deprem olmadı, yarın olacak” söylemi tek taraflı kalabilir. Çünkü tarihsel kırılmaların çoğu, 1894 depremi gibi önemli olaylarla enerjisini boşaltmış olabilir. Böylece, İstanbul’daki fay segmentinin yeniden büyük bir gerilme biriktirebilmesi için beklenen süre, sandığımızdan daha uzun olabilir.


1999 Gölcük Depremi’nin Ardından: Yanlış Yorumlar

1999 Gölcük Depremi, Marmara Bölgesi’nde yıkıma neden olduğundan beri jeoloji ve jeofizik uzmanları, “Marmara Denizi içindeki fay hatları ne zaman kırılacak?” sorusuna yanıt arıyor. Kimisi “büyük Marmara depremi”nin çok yaklaştığını savunurken, kimisi bu yaklaşımın aşırı abartılı olduğunu söylüyor.

Üşümüzsoy’a göre, fay hatları kırıldıktan sonra büyük enerjiler ortaya çıkartan depremler uzun süreli bir durgunluk dönemi yaratabilir. 1999’da kırılan segmentlerin Marmara Denizi’nin doğusuna kadar olan gerilimi büyük ölçüde boşaltmış olması, İstanbul’u oluşturan faylara da kısmen rahatlama sağlayabilir. Elbette depremi kesin bir şekilde öngörmek mümkün değildir; ancak bilimsel veriler, “hemen yarın 7.5–8 büyüklüğünde deprem olacak” türünden söylemleri doğrulayacak nitelikte değildir.


Korku İklimi ve Rant İddiaları

Olası İstanbul depremi, dünyanın gözünde de büyük önem taşıyor. Prof. Dr. Şener Üşümüzsoy, bazı çevrelerin deprem riskini sürekli dillendirmesinin rant amaçlı kullanılabildiğine de dikkat çekiyor. “Büyük deprem geliyor” propagandasıyla kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması veya imar düzenlemelerine farklı gerekçeler yaratılması mümkündür.

Bununla birlikte, yanlış bir tablo çizerek İstanbul’dan konut alacak yabancı yatırımcılara da farklı mesajlar verilmiş olmaktadır. Yapı kalitesinin iyileştirilmesi, yönetmeliklerin uygulanması ve denetimler önemlidir; ancak bunlar sadece “yarın büyük deprem olacak” korkusu üzerinden yürütülen projelerle sağlanamaz. Üşümüzsoy, gerçekçi bir şehir planlaması ve halkı bilinçlendirme çalışmalarının, felaket senaryolarından çok daha yararlı olduğunu ifade etmektedir.


Fay Mekanizması ve Gerilim Birikimi

Jeolojik olarak İstanbul ve Marmara Denizi çevresinde gözlemlenen fayların bir kısmı daha önceki yüzyıllarda kırılmış, bazısı 1999 Gölcük Depremiyle birlikte aktif hale gelmiştir. Eğer büyük bir deprem öngörüsü olacaksa, bu ancak fay hattında yavaş ve sürekli bir gerilme birikimiyle açıklanabilir. Prof. Dr. Şener Üşümüzsoy, 1912’de Şarköy–Mürefte tarafındaki kırılma, 1894’teki İstanbul Depremi ve 1999’da İzmit–Gölcük segmentinin kırılması gibi olaylarla Marmara’daki fay enerjisinin bir bölümünün boşaldığını hatırlatıyor.

Bu nedenle, büyük bir sismik boşluk (“seismic gap”) kaldığına dair veriler yeterince güçlü değil. Eğer deprem uzmanlarının söylediği gibi büyük bir boşluk olsaydı, bu seneler içinde daha somut işaretler vermesi de gerekirdi. Deprem için kesin bir tarih veya “asla olmaz” demek mümkün olmasa da, var olan bulgular abartılı senaryoların doğruluğunu desteklemiyor.


Sonuç: Bilimsel Veri, Kentsel Dönüşüm ve Toplumsal Hazırlık

İstanbul’da olası büyük deprem tartışmalarının merkezinde, binaların depreme ne kadar dayanıksız olduğu gerçeği yatmaktadır. Bu da korku yaratacak söylemlerden bağımsız olarak, şehrin en önemli gündem maddelerinden biridir. Prof. Dr. Şener Üşümüzsoy, büyük deprem senaryolarını sürekli tekrar etmek yerine, kentsel dönüşüm ve halkın bilinçlendirilmesi konularının öncelik taşıması gerektiğini vurguluyor.

1894 Depremi verileri, 99 Depremi ve sonrasındaki sismolojik incelemeler, fay hatlarının kısa vadede 7.5–8 civarı bir deprem üretme ihtimalinin düşük olduğunu düşündürüyor. Ancak deprem asla hafife alınmamalı; geçmişteki deneyimlerden ders alarak yapı stokunu iyileştirmek ve afet bilincini artırmak, en önemli sorumluluk olarak önümüzde duruyor. Böylece, “her an olabilir” kaygısı yerine, her zaman hazır olma yaklaşımıyla çok daha sağlıklı bir toplumsal zemin oluşturabiliriz.

Views: 8

İlginizi Çekebilir:Sahte Uzaylı İstilası Gündemde!

Paranormal Dergi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

share Paylaş facebook pinterest whatsapp x print

Benzer İçerikler

Rothschild Rockafeller War Conspiracy Theory
ROTHSCHİLD-ROCKEFELLER SAVAŞI!
Area 51 and the Enigma of Blood-Drained Cattle: Shocking Claims by Investigative Journalist Haluk Özdil
Haluk Özdil: Uzaylılar Aramızda!
The Simpsons Prophecies: Are They Just Coincidences or Actual Future Predictions?
Simpsons Geleceği Nasıl Biliyor? Kehanetleri Rastlantı mı Yoksa…
Elon Musk'tan Geleceği Değiştirecek 5 İfşa - Dünya Dışı Yaşam
Elon Musk’tan Geleceği Değiştirecek 5 İfşa
Hollow Earth Theory Intelligent Races Living Underground | Conspiracy Theories
Oyuk Dünya Teorisi | Yeraltında Yaşayan Zeki Irklar
Dünya Sağlık Örgütü - Yeni Bir Pandemi mi Hazırlanıyor
YENİ BİR PANDEMİ Mİ HAZIRLANIYOR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Paranormal Dergi | © 2025 |