Unutarak Yemek İçmek Orucu Bozar Mı?

Ramazan ayı, Müslümanların maneviyatını güçlendiren, gönülleri arındıran ve toplumsal dayanışmayı artıran mübarek bir dönemdir. Bu ayda farz kılınan oruç ibadeti, Müslümanlar için sadece açlık ve susuzlukla imtihan olmak değil; aynı zamanda nefsin terbiye edilmesi, sabrın pekiştirilmesi ve Allah’a yakınlaşma fırsatıdır. Ancak oruç ibadetini ifa ederken akıllara sıklıkla gelen konulardan biri de “Unutarak yemek veya içmek orucu bozar mı?” sorusudur.


Unutma, insanın doğasında bulunan bir zaaf olarak kabul edilir. İslam da bu beşerî özelliği göz önünde bulundurarak, oruçta ve diğer ibadetlerde unutma hâline dair kolaylaştırıcı hükümler getirmiştir. Özellikle, unutarak bir şey yiyip içmenin hükmü, asırlardır fıkıh âlimlerinin üzerinde fikir birliğine vardığı konulardan biridir. Bu yazıda, sahih hadisler ve İslam âlimlerinin eserleri ışığında unutarak yeme içmenin oruca etkisini detaylı biçimde ele alacak, aklınıza takılan noktaları gidermeye gayret edeceğiz.


Unutarak Yemek İçmek Orucu Nasıl Etkiler

İslam fıkhında, bir fiilin “kasıtlı” veya “yanlışlıkla” yapılması arasında önemli bir fark vardır. Oruç sırasında bir şeyler yemek ya da içmek genellikle orucu bozan fiiller arasında sayılır. Ancak, bu fiilin unutularak yapılması durumunda hüküm değişir. Büyük çoğunlukla kabul edilen görüşe göre, unutarak yemek veya içmek orucu bozmaz. Bu husus, unutan kimsenin iradesi dışında gerçekleştiği için sorumluluğun kalkması prensibine dayanır.


Nitekim, yeme ve içme fiili kasıt olmaksızın yapıldığından dolayı orucun manevi boyutu, yani kulluk şuuru ve teslimiyet, zarar görmez. İslam’ın rahmet prensibi, müminin niyetinin asıl belirleyici unsur olduğunu vurgular. Unutma sonucunda ortaya çıkan bu durum, Allah katında “zorunlu” veya “mazur görülen” bir eylem olarak değerlendirilir.


Kuran Ve Hadislerde Deliller

Unutarak yeme içme konusunda doğrudan bir Kuran ayeti bulunmasa da, unutmanın insana mahsus bir durum olduğu ve bundan dolayı kişinin sorumlu tutulmayacağı, dolaylı biçimde çeşitli ayetlerde ifade edilmektedir. Ayrıca hadisi şeriflerde, bu konuda açık ve net beyanlar mevcuttur.


Kuran Ayeti: Unutmanın Affı

Bakara Suresi 286. ayet, müminlerin dua ve niyazına ilişkin önemli bir vurguda bulunur:

لَا يُكَلِّفُ اللَّهُ نَفْسًا إِلَّا وُسْعَهَا
La yukallifullahu nafsan illa wus’aha
Allah, hiç kimseye gücünün yettiğinden fazlasını yüklemez.

لَهَا مَا كَسَبَتْ وَعَلَيْهَا مَا اكْتَسَبَتْ
Laha ma kesebet ve aleyha mektesebet
Herkesin kazandığı kendi yararınadır, işlediği de kendi zararınadır.

رَبَّنَا لَا تُؤَاخِذْنَا إِن نَّسِينَا أَوْ أَخْطَأْنَا
Rabbena la tuâhiznâ in nesînâ ev ahta’nâ
Rabbimiz! Unuttuk veya yanıldıysak bizi sorumlu tutma.

رَبَّنَا وَلَا تَحْمِلْ عَلَيْنَا إِصْرًا كَمَا حَمَلْتَهُ عَلَى الَّذِينَ مِن قَبْلِنَا
Rabbena ve la tahmil aleyna isran kema hameltehu alellezine min kablina
Rabbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize ağır yük yükleme.

رَبَّنَا وَلَا تُحَمِّلْنَا مَا لَا طَاقَةَ لَنَا بِهِ
Rabbena ve la tuhammilna ma la takate lena bih
Rabbimiz! Gücümüzün yetmediği şeyi bize taşıtma.

وَاعْفُ عَنَّا وَاغْفِرْ لَنَا وَارْحَمْنَا
Va’fu anna vağfir lena varhamna
Bizi affet, bağışla ve bize merhamet et.

أَنتَ مَوْلَانَا فَانصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرِينَ
Ente Mevlanâ fensurnâ alel kavmil kafirîn
Sen bizim Mevlamızsın; kâfir topluluğa karşı bize yardım et.

(Tefsir İbn Kesir)

Bu ayetin özellikle “Rabbimiz! Unuttuk veya yanıldıysak bizi sorumlu tutma.” kısmı, müminlerin unutma hâlinde yükümlülükten muaf olabileceklerine dair güçlü bir işaret taşır. Her ne kadar bu ayet oruç konusuna doğrudan atıfta bulunmasa da, unutmanın insani bir durum olduğu ve bunun için Allah’tan bağışlanma dilenmesi gerektiğini ifade eder.


Hadis: Unutarak Yemek İçmek

Unutarak yeme içme konusunda en meşhur delillerden biri, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in şu hadisi şerifidir:

مَنْ نَسِيَ وَهُوَ صَائِمٌ فَأَكَلَ أَوْ شَرِبَ فَلْيُتِمَّ صَوْمَهُ فَإِنَّمَا أَطْعَمَهُ اللَّهُ وَسَقَاهُ
Men nesiye ve huve saimun fe ekale ev şeribe fel yutimme savmehu fe innema at’amehullahu ve seqahu
Kim oruçlu olduğunu unutarak bir şey yer veya içerse, orucuna devam etsin. Zira onu Allah yedirip içirmiştir.

(Sahih-i Buhari, Sahih-i Müslim)

Bu hadis, unutarak yeme içme fiilinin orucu bozmadığını açıkça ifade eder. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), bu durumda orucun bozulmadığını ve oruçlu kişinin ibadetine kaldığı yerden devam etmesi gerektiğini bildirmiştir. Bu, Allah’ın merhametinin bir tecellisi olarak yorumlanır. Kişi, kendi isteği dışında yeme içme eylemine sürüklendiği için sorumluluktan muaf tutulmaktadır.


Farklı İslami Görüşler

İslam âlimlerinin büyük çoğunluğu (cumhur) bu konuda ittifak hâlindedir. Hanefî, Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelî mezheplerinin genel yaklaşımı, unutarak yeme içmenin orucu bozmayacağı yönündedir. Kişi, oruçlu olduğunu hatırladığı anda hemen yeme içmeyi bırakmalı ve orucuna kaldığı yerden niyetini bozmadan devam etmelidir.


Buna ek olarak, unutarak yeme içme hâli gün içerisinde birkaç kez bile tekrarlansa, kişi oruçlu olduğunu hatırladığı her seferinde yeme içmeyi keserse orucu geçerli sayılır. Çünkü unutmanın sayısı veya miktarı değil, kasıt olup olmadığı önem taşır.

(El-Merginani, “Hidaye”; İmam Nevevi, “Riyazus-Salihin”)


Unutmanın Mahiyeti

Unutma, insan aklının dalgınlık veya geçici hafıza kaybı yaşaması hâlidir. Bu durumda, kişi eyleminin farkında olmadığı gibi, eylemi gerçekleştirme niyeti de yoktur. İslam hukukunda, kasıtlı yapılan fiiller ile kasıtsız (yanılma, zorlama, unutma) yapılan fiiller arasında önemli farklar gözetilir.

Unutarak yeme içme durumunda, orucun manevi boyutu zedelenmez. Zira oruç, esasen Allah’ın emrine uymak ve nefsin isteklerine set çekmek amacıyla tutulur. Unutma hâli, bu niyeti ve bilinci geçici olarak devre dışı bıraktığından, ortada “kasıt” unsuru bulunmaz. Dolayısıyla kişi, farkına vardığı an oruç bilincine yeniden döner ve ibadete devam eder.


Pratik Örnekler

  1. Sabah Unutma: Diyelim ki sabah sahur yaptınız ve niyet ettiniz. Günün ilerleyen saatlerinde bir an için oruçlu olduğunuzu unuttunuz ve su içtiniz. Birkaç yudumdan sonra oruçlu olduğunuzu hatırladınız. Bu durumda hemen içmeyi bırakıp oruca devam etmelisiniz. Bu fiiliniz orucu bozmaz.
  2. Sıcak Havalarda Yanılma: Yazın uzun ve sıcak günlerinde susuzluk hissi artabilir. Bir an için oruçlu olduğunuzu unutarak su içmeniz, tekrar hatırladığınız anda oruca kaldığınız yerden devam etmenizi gerektirir. Bu hâl de orucunuzu bozmaz.
  3. Yemek Kokusu Ve Unutma: Evde veya iş yerinde yemek kokusuyla dikkatiniz dağılabilir ve dalgınlıkla bir lokma ağzınıza atabilirsiniz. Fark ettiğiniz an lokmayı yutmayı bırakmanız, hatta mümkünse ağzınızdaki yiyeceği çıkarmanız ve devam etmeniz orucunuzu geçerli kılar.
  4. Birden Fazla Unutma: Gün içinde bir defadan fazla unutarak yemek içmek söz konusu olabilir. Her hatırlayışınızda bırakıp devam ettiğiniz sürece orucunuz bozulmaz. Ancak bu durumun alışkanlığa dönüşmemesi, ciddiyet ve hassasiyetle yaklaşılması önemlidir.

Unutarak Yemek İçme Ve Kaza Gerekliliği

Fıkıhta, unutarak yeme içme durumunda kaza orucu tutulup tutulmayacağı da sorulur. Âlimlerin büyük çoğunluğuna göre, bu durumda kaza orucuna gerek yoktur. Çünkü esasen oruç bozulmamıştır ve orucun devamlılığı esastır. Kişi sadece unutma hâli geçene kadar gaflet yaşamış, farkına varınca da ibadete geri dönmüştür.


Eğer kişi, oruçlu olduğunu hatırladıktan sonra bile bilinçli şekilde yeme içmeye devam ederse orucu bozulur ve bu durumda kaza gerekir. Kasıt unsuru devreye girdiğinden dolayı ibadetin hükmü değişir. Burada kritik olan nokta, “hatırlama” anıdır. Hatırladığı andan itibaren yeme içmeyi kesmek orucun sıhhatini korumak açısından şarttır.


Unutarak Yemek İçen Kişiye Uyarı Yapmak

Etrafınızda, oruçlu olduğunu bildiğiniz bir kimsenin unutarak yemek veya içmekte olduğunu görürseniz, bu kişiyi uyarmak âdeta bir kardeşlik görevi olarak değerlendirilir. Bazı rivayetlerde, unutarak yiyen kimseye karışılmaması gerektiği ifade edilmiş olsa da, yaygın kabul gören uygulama; kişi oruçluysa ve gerçekten unutmuşsa, onu hatırlatmanın yerinde olduğudur.

Ancak bu konuda âlimler arasında farklı yorumlar vardır. Kimileri, hadiste “Allah onu yedirip içirdi” ifadesi geçtiğinden, uyarılmaması gerektiğini söylerken, kimileri de uyarının kardeşlik hukuku gereği olduğunu savunur. Sonuçta bu durum, kişinin iyi niyeti ve toplumsal sorumluluk bilinciyle şekillenir. Uyardığınızda oruçlu olduğunu hatırlayan kişi, orucuna kaldığı yerden devam eder ve bir sorun yaşamaz.


Manevi Ve Psikolojik Boyut

Unutarak yeme içme, müminin Allah katındaki acziyetini ve beşerî yönünü ortaya koyar. İnsan, her an gaflete düşebilen ve hataya açık bir varlıktır. Bu nedenle oruç gibi, sürekli şuuru ve niyeti diri tutmayı gerektiren ibadetler, kulun kendini geliştirmesine, zayıflıklarını tanımasına yardımcı olur.

Unutma hâli, orucun asıl gayesini hatırlatır: Allah rızasını kazanmak, sabrı öğrenmek ve nefsin isteklerine gem vurmaktır. Gün içinde oruçlu olduğunu unutup yeme içmeye yönelmek, insanın ne kadar savunmasız ve dikkatinin dağılmaya müsait olduğunu gösterir. Bu farkındalık, kişinin daha derin bir teslimiyetle ibadete sarılmasını sağlar.


Son Söz

Kıymetli kardeşlerim, “Unutarak yemek içmek orucu bozar mı?” sorusu, İslam hukukunda cevabı oldukça net olan bir konudur. Sahih hadisler ve âlimlerin ittifakı, unutarak yeme içmenin orucu bozmadığı yönündedir. Bu, Rabbimizin engin merhametinin ve İslam’ın kolaylaştırıcı yönünün bir tezahürüdür.

Önemli olan, oruçlu olduğumuzu hatırladığımız an yeme içmeyi bırakmak ve orucumuza devam etmektir. Unutma hâli, niyetimizde ve bilinçli tercihlerimizde bir eksiklik olmadığı sürece bizi sorumluluktan muaf kılar. Ancak, oruçlu olduğunu hatırladığı hâlde yeme içmeyi sürdürmek, ibadeti kasıtlı olarak terk etmeye gireceği için orucu bozar ve kaza gerektirir.

Unutmayalım ki, oruç ibadeti yalnızca aç ve susuz kalmak değil; aynı zamanda kalbimizi, zihnimizi ve irademizi de disipline etmektir. Günlük hayatta karşılaştığımız ufak gaflet anları, Allah’a olan kulluğumuzu daha içten bir şekilde pekiştirmeye vesile olmalıdır. Allah’ın rahmeti ve mağfireti hepimizin üzerinde olsun.

Amin.


Kaynakça

  • Tefsir İbn Kesir, “Tefsir al-Qur’an”
  • Sahih-i Buhari, Sahih-i Müslim
  • El-Merginani, “Hidaye”
  • İmam Nevevi, “Riyazus-Salihin”
  • İmam Maturidi, “Tebrizî Risalesi”
  • El-Kurtubi, “Al-Jami’ li Ahkam al-Qur’an”
  • İmam Gazali, “İhya-u Ulumiddin”
  • İmam Şafii, “Risale”
  • İmam Malik, “Muvatta’”
  • İmam Ahmed, “Müsned”

Views: 1

İlginizi Çekebilir:Namazın Sünnetleri
share Paylaş facebook pinterest whatsapp x print

Benzer İçerikler

Women’s Fiqh of Salah
Kadınların Namaz Fıkhı
Does Getting An Injection Break The Fast?
İğne Yaptırmak Orucu Bozar mı?
The Sunnah Practices of Prayer
Namazın Sünnetleri
How To Perform Asr Prayer?
İkindi Namazı Nasıl Kılınır?
Who is obligated to fast?
Oruç Tutmak Kimlere Farzdır?
The Importance And Ruling Of Prayer
Namazın Önemi Ve Hükmü

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Paranormal Dergi | © 2025 |