Kötü Huy Ve Alışkanlıklardan Kurtulmak İçin Etkili Dua

Faziletli Dualar | Kötü alışkanlıklar ve günahlardan kurtulmak için manevi destek mi arıyorsunuz? Maide Suresi ayetleriyle yapılan etkili dua ve tavsiyelerle Allah’ın izniyle değişimi başlatın.

Kötü Alışkanlıkların Ve Huyların İslam’daki Yeri

İnsan, doğası gereği hem iyiliğe hem de kötülüğe meyyal bir varlıktır. Hayat yolculuğumuzda bazen farkında olarak bazen de olmayarak birtakım yanlış davranışlara, kötü huylara veya alışkanlıklara yönelebiliriz. Bunlar, kişinin kendisine, ailesine ve toplumuna zarar veren, manevi huzurunu kaçıran ve en önemlisi Allah ile arasına mesafeler koyan engellerdir. İçki, kumar, zina, yalan, gıybet, israf gibi İslam’ın açıkça yasakladığı büyük günahların yanı sıra, tembellik, öfke kontrolsüzlüğü, kibir gibi nice olumsuz huy da hayatımızı olumsuz etkileyebilir. İslam, bu tür kötü huy ve alışkanlıkları nefsin hastalıkları olarak görür ve bunlardan kurtulmak için hem manevi hem de pratik çözüm yolları sunar.

Bu tür alışkanlıkların pençesine düşmek, kişinin iradesinin zayıfladığı, nefsinin ve şeytanın vesveselerine yenik düştüğü anlarda gerçekleşebilir. Ancak İslam, ümitsizliğe kapılmayı asla öğütlemez. Tam aksine, her ne kadar günaha batmış olursa olsun, kulun samimi bir yönelişle Rabbine dönmesini, tövbe etmesini ve O’ndan yardım dilemesini teşvik eder. Allah’ın rahmet kapısı her zaman açıktır ve O, kendisine yönelen kullarını geri çevirmez. Önemli olan, hatayı fark etmek, pişmanlık duymak ve bir daha aynı hataya dönmemek üzere kesin bir karar almaktır.

Tövbenin Ve Duanın Gücü

Kötü alışkanlıklardan ve günahlardan arınma yolculuğunun ilk ve en önemli adımı “nasuh tövbesi” yani samimi ve kesin bir tövbedir. Tövbe, sadece dil ile “tövbe ettim” demek değil, aynı zamanda kalben derin bir pişmanlık duymak, o günahı veya kötü huyu derhal terk etmek ve gelecekte bir daha yapmamaya azmetmektir. Eğer işlenen günah kul hakkıyla ilgiliyse, hak sahibiyle helalleşmek de tövbenin şartlarındandır. Samimi bir tövbe, geçmişteki günahların izlerini siler ve kişiye tertemiz bir sayfa açma fırsatı sunar.

Dua ise, bu zorlu mücadelede kulun en büyük silahı ve sığınağıdır. Acziyetini ve ihtiyacını idrak eden kul, ellerini Rabbine açarak O’ndan yardım, güç, irade ve sebat diler. Kötü alışkanlıkların üstesinden gelmek kolay değildir; iradeyi zorlayan, tekrar tekrar nüksetme eğilimi gösteren durumlardır. İşte bu noktada dua, kulun Allah ile bağını güçlendirir, O’nun yardımını celbeder ve manevi bir direnç kazandırır. Allah Teâlâ, Kur’an-ı Kerim’de “Bana dua edin, size icabet edeyim” (Mü’min Suresi, 40/60) buyurarak dua kapısını ardına kadar açık tuttuğunu müjdeler.

Kur’an-ı Kerim’in Rehberliği Ve Şifası

Kur’an-ı Kerim, Müslümanlar için sadece bir inanç kitabı değil, aynı zamanda hayatın her alanında yol gösteren bir rehber ve manevi hastalıklar için bir şifadır. Allah Teâlâ, “Biz Kur’an’dan, müminler için şifa ve rahmet olacak şeyler indiriyoruz.” (İsrâ Suresi, 17/82) buyurmaktadır. Kur’an ayetlerini okumak, anlamları üzerinde tefekkür etmek ve hükümleriyle amel etmek, kalplere huzur verir, imanı güçlendirir ve kişiyi günahlardan uzaklaştırır. Özellikle bazı sure ve ayetlerin, belirli manevi sıkıntılar için daha tesirli olduğu rivayet edilmiş veya alimler tarafından tecrübe edilmiştir.

Maide Suresi’nin İlgili Ayetleri Ve Anlamları

Kötü alışkanlıklardan kurtulma konusunda, özellikle içki, kumar gibi toplum ve birey için yıkıcı sonuçları olan günahlarla ilgili olarak Maide Suresi’ndeki ayetler dikkat çekicidir. Bu ayetler, müminleri bu tür kötülüklerden şiddetle sakındırır ve bunların şeytanın işi olduğunu vurgular.

Maide Suresi, 90. Ayet:

Arapça Yazılışı:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِنَّمَا الْخَمْرُ وَالْمَيْسِرُ وَالْأَنصَابُ وَالْأَزْلَامُ رِجْسٌ مِّنْ عَمَلِ الشَّيْطَانِ فَاجْتَنِبُوهُ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ

Okunuşu:

Yâ eyyuhâllezîne âmenû innemel hamru vel meysiru vel ensâbu vel ezlâmu ricsun min ameliş şeytâni fectenibûhu leallekum tuflihûn.

Anlamı:

Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar (putlar) ve fal okları ancak şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz.

Maide Suresi, 91. Ayet:

Arapça Yazılışı:

إِنَّمَا يُرِيدُ الشَّيْطَانُ أَن يُوقِعَ بَيْنَكُمُ الْعَدَاوَةَ وَالْبَغْضَاءَ فِي الْخَمْرِ وَالْمَيْسِرِ وَيَصُدَّكُمْ عَن ذِكْرِ اللَّهِ وَعَنِ الصَّلَاةِ فَهَلْ أَنتُم مُّنتَهُونَ

Okunuşu:

İnnemâ yurîduş şeytânu en yûkia beynekumul adâvete vel bagdâe fîl hamri vel meysiri ve yasuddekum an zikrillâhi ve anis salâti, fehel entum muntehûn.

Anlamı:

Şeytan, içki ve kumarla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçtiniz değil mi?

Maide Suresi, 92. Ayet:

Arapça Yazılışı:

وَأَطِيعُوا اللَّهَ وَأَطِيعُوا الرَّسُولَ وَاحْذَرُوا فَإِن تَوَلَّيْتُمْ فَاعْلَمُوا أَنَّمَا عَلَى رَسُولِنَا الْبَلَاغُ الْمُبِينُ

Okunuşu:

Ve etîûllâhe ve etîûr resûle vahzerû, fe in tevelleytum fa’lemû ennemâ alâ resûlinel belâgul mubîn.

Anlamı:

Allah’a itaat edin, Peygamber’e itaat edin ve (karşı gelmekten) sakının. Eğer yüz çevirirseniz, bilin ki elçimize düşen, ancak apaçık bir tebliğdir.

Bu ayetler, içki ve kumarın sadece bireysel günahlar olmadığını, aynı zamanda toplumsal huzursuzluğa, düşmanlığa yol açtığını ve kişiyi Allah’ı anmaktan, O’na kulluk etmekten alıkoyduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bu nedenle, bu tür alışkanlıklardan kurtulmak isteyen bir müminin bu ayetlerin manaları üzerinde derinlemesine düşünmesi ve Allah’ın emrine uymak için gayret göstermesi gerekir.

Rivayet Edilen Bir Manevi Uygulama Yöntemi

Bazı kaynaklarda ve halk arasında, Maide Suresi’nin bu 90, 91 ve 92. ayetleri kullanılarak yapılan ve kötü alışkanlıklardan kurtulmaya vesile olduğu belirtilen bir manevi uygulama yönteminden bahsedilmektedir. Bu yöntemin adımları şu şekilde rivayet edilir:

1. Yazma: Cuma günü, Cuma namazından sonra, temiz bir kaseye, levhaya veya kağıda Maide Suresi’nin 90, 91 ve 92. ayetleri yazılır. (Geleneksel olarak safran mürekkebi veya benzeri doğal, temiz maddelerle yazıldığı belirtilir.)
2. Silme: Yazılan bu ayetler, temiz yağmur suyu veya saf su ile dikkatlice silinerek suya karıştırılır.
3. Okuma: Hazırlanan bu suyun üzerine, yine Maide Suresi’nin aynı üç ayeti 70 defa okunur ve üflenir.
4. Hazırlama: Abdestli bir halde, bu manevi olarak hazırlanmış su kullanılarak temiz buğday unu ile hamur yoğrulur ve bu hamurdan ekmek pişirilir.
5. Yedirme: Hazırlanan bu ekmek, içki, kumar, faiz, zina, yalan, koğuculuk (laf taşıma) gibi kötü alışkanlıkları veya günahları olan kişiye yedirilir. Bu işleme Cumartesi günü başlanması ve duruma göre 3, 5 veya daha fazla gün devam edilmesi tavsiye edilir.
6. Tekrarlama: Eğer ilk uygulamada istenen sonuç tam olarak alınamazsa, bu işlemin üç Cuma üst üste tekrarlanabileceği belirtilir.

Bu uygulamanın, Allah’ın izniyle, kişinin kalbinden o kötü huylara ve günahlara karşı bir soğukluk ve uzaklaşma hissi meydana getireceğine inanılır. Ancak burada unutulmaması gereken çok önemli bir nokta vardır: Bu tür uygulamalar, İslam’ın temel prensipleri olan samimi tövbe, dua, irade gösterme, kötü çevreden uzaklaşma ve gerekirse uzman yardımı alma gibi adımların yerine geçmez, ancak manevi bir destek olarak görülebilir. Bu yöntemin doğrudan Peygamber Efendimiz’den (s.a.v.) veya sahabeden gelen sahih bir hadisle sabit olduğuna dair kesin bir delil bulunmamaktadır; daha çok alimlerin veya maneviyat büyüklerinin tecrübelerine veya bazı geleneksel uygulamalara dayanıyor olabilir. Bu nedenle, bu tür yöntemlere başvururken, asıl şifayı verenin Allah olduğunu bilerek, O’na tevekkül etmek ve İslam’ın genel prensiplerine uygun hareket etmek esastır.

Değişim İçin Tamamlayıcı Adımlar

Manevi uygulamaların yanı sıra, kötü alışkanlıklardan kurtulmak için atılması gereken pratik adımlar da vardır:

1. Kararlılık ve Azim: Değişim kararı almak ve bu kararda sebat göstermek en temel adımdır.
2. Kötü Çevreden Uzaklaşmak: Kişiyi günaha veya kötü alışkanlığa teşvik eden arkadaşlardan ve ortamlardan uzak durmak kritik öneme sahiptir.
3. İyi ve Salih İnsanlarla Birlikte Olmak: Hayırlı arkadaşlar ve rol modeller, kişiyi olumlu yönde etkiler ve destek olur.
4. Boş Vakitleri Faydalı İşlerle Doldurmak: Zihni ve bedeni hayırlı işlerle, ilimle, ibadetle veya sporla meşgul etmek, kötü düşünce ve isteklere yer bırakmaz.
5. Profesyonel Yardım Almak: Özellikle bağımlılık düzeyindeki durumlarda (alkol, kumar, madde vb.), bir uzmandan (doktor, psikolog, manevi danışman) yardım almak gerekebilir. İslam, ilme ve tedaviye önem verir.
6. Sabır ve Süreklilik: Değişim bir süreçtir ve iniş çıkışlar olabilir. Önemli olan, tökezlediğinde tekrar ayağa kalkmak, ümitsizliğe düşmemek ve Allah’tan yardım dilemeye devam etmektir.

Son Söz

Kötü huylar ve alışkanlıklar, insanın manevi yolculuğundaki en büyük engellerden biridir. Ancak Allah’ın rahmeti ve yardımıyla, samimi bir niyet, güçlü bir irade, sürekli dua ve doğru adımlarla bu engelleri aşmak mümkündür. Maide Suresi’nin ilgili ayetleri, bu mücadelede bize yol gösteren ilahi uyarılardır. Rivayet edilen manevi uygulamalar birer vesile olabilir; ancak asıl olan, kalpten gelen bir tövbe, Allah’a sığınma ve O’nun emirlerine uygun bir hayat sürme gayretidir. Unutmayalım ki, Allah samimiyetle çabalayan ve Kendisinden yardım isteyen kulunu asla yalnız bırakmaz. Rabbim, hepimize kötü huylarımızdan arınmayı, istikamet üzere bir hayat sürmeyi nasip eylesin.

Kaynakça

• Kur’an-ı Kerim, Maide Suresi (5/90-92), Mü’min Suresi (40/60), İsrâ Suresi (17/82).
• Gazâlî, Ebû Hâmid Muhammed bin Muhammed. İhyâü Ulûmi’d-dîn. Kahire: Daru’ş-Şa’b, ts. (Özellikle Tövbe, Nefsin Terbiyesi ve Kalp Amelleri ile ilgili bölümler).
• İbn Kayyim el-Cevziyye, Şemsüddîn Ebû Abdillâh Muhammed. ed-Dâ’ ve’d-Devâ’ (Kalbin İlacı). Beyrut: Daru’l-Kütübi’l-İlmiyye. (Nefs hastalıkları ve manevi tedavi yöntemleri üzerine).
• Nevevî, Ebû Zekeriyyâ Yahyâ bin Şeref. Riyâzü’s-Sâlihîn. (Tövbe, Sabır, Zikir ve Dua bölümleri).

Views: 3