Baba Vanga’nın Kediler Hakkındaki İfşaları

"Vanga, Evde Kedisi Olanların Kaderini Açıkladı - KEHANET BAŞLADI | ÇEKİM YASASI

Dünyanın farklı kültürlerinde, kediler her zaman gizemli varlıklar olarak görülmüştür. Kimi zaman kutsal kabul edilmiş, kimi zaman da insanların yaşamına eşlik eden sevimli dostlar olarak değerlendirilmişlerdir. Ancak efsanelerin, mitlerin ve dini inanışların kesişim noktalarında kedilerin çok daha derin bir rol oynadıklarına dair sayısız anlatı bulunur. Bu anlatılardan biri de ünlü Bulgar kahin Baba Vanga’ya aittir. Peki, Vanga’nın kedilerle ilgili öne sürdüğü görüşler, sıradan bir “kedi sevgisi”nden mi ibarettir? Yoksa evinde kedi besleyen herkesin hayatını değiştirebilecek kadar derin bir mistik öğretiyi mi barındırmaktadır?


Vanga’nın kehanetleri ve vizyonları, yıllar boyunca bir efsaneye dönüştü. Hakkında yapılan araştırmalarda, dünya çapında gerçekleşen pek çok olayı öngördüğü iddia edilen bu kahinin en az bilinen yönü ise kedilere duyduğu özel ilgi ve onlara atfettiği ruhani rollerdi. Geleneksel habercilik anlayışının ötesinde, bu haber metninde sizlerle Vanga’nın kedilerle ilgili kehanetlerini, onların evrensel mistik rolünü ve evinizde beslediğiniz tüylü dostunuzun taşıdığı gizli anlamları paylaşacağız.


Eğer bir kediniz varsa, dikkatli olun. Çünkü birazdan okuyacaklarınız, dört ayaklı ev arkadaşınıza karşı tutumunuzu tamamen değiştirebilir. Uzun süredir gözünüzün önünde duran ama belki de fark etmediğiniz bir dünyaya açılan kapıyı aralamaya hazır mısınız? Kedinizle yaşadığınız her an, ruhsal boyutta daha büyük bir maceranın parçası olabilir.


Baba Vanga Kimdir?

Baba Vanga, 1911’de Osmanlı İmparatorluğu toprakları içindeki bir bölgede doğmuş, Bulgar asıllı bir kahin olarak bilinir. Çocukluk döneminden itibaren sıra dışı sezgileri ve öngörüleriyle çevresindekileri şaşırtmıştır. Görme yetisini küçük yaşta bir fırtınada kaybettiği söylenir; ancak bu fiziksel engel, onun manevi dünyayla kurduğu bağı güçlendirmiş gibi görünmektedir.


Vanga, hayatı boyunca çeşitli konularda kehanetlerde bulunmuştur. Siyasetten doğal afetlere, insan sağlığından bilimsel gelişmelere kadar değindiği geniş yelpaze içinde, bir konu özellikle dikkat çeker: Hayvanlar ve onların ruhani rollerine dair görüşleri. Bu görüşler arasında, kedilerin insan hayatındaki gizemli rolü ve ruhsal işlevi de yer alır.


Kaynaklara göre (Kaynak: Ruhsal Araştırmalar Enstitüsü, 1995), Vanga’ya danışmaya gelen insanlar arasında kedilerin davranışları hakkında sorular soranlar da vardı. Vanga’nın bu konulara dair verdiği yanıtlar, geleneksel evcil hayvan anlayışının çok ötesinde bir dünyanın kapısını araladı. O, kedilerin olağanüstü bir ruhani yeteneğe sahip olduğunu, sahiplerini koruduklarını ve yüksek boyutlarla bağlantı kurma yeteneği taşıdıklarını öne sürüyordu.


Evde Kedi Beslemenin Gizemleri

Haber bültenlerinde sık sık “evcil hayvan sağlığı” veya “evde kedi bakımı”na dair pratik bilgiler görürüz. Ancak Vanga, meseleye daha derin bir pencereden bakıyordu. Ona göre, evde kedi beslemek sadece bir hayvana bakmak demek değildir. Kedi, bulunduğu ortama ruhsal bir denge getirir ve negatif enerjileri nötralize eder.


Bu yaklaşım, modern spiritüel pratiklerin birçoğu tarafından da destekleniyor (Kaynak: Parapsikoloji Dergisi, 2008). Örneğin feng shui uzmanları, evdeki enerji akışının kedilerin hareketleriyle doğrudan ilişkili olduğunu, kedilerin genellikle negatif enerjinin yoğunlaştığı alanlarda vakit geçirerek oradaki titreşimleri dönüştürdüklerini ifade eder. Vanga ise bu geleneksel öğretileri bir adım öteye taşıyarak, kedilerin “ruhani koruyucu” rolünün insan yaşamı üzerindeki etkisini çok daha kapsamlı bir şekilde ele almıştır.


Kedilerin Ruhani Koruyucu Rolü

Vanga’nın en güçlü iddialarından biri, kedilerin basit birer evcil hayvan olmanın ötesinde, yüksek farkındalığa sahip manevi varlıklar olduğu yönündedir. Bu sav, birçok farklı kültür ve dini gelenekte de kendine yer bulmuştur. Eski Mısır’da tanrıça Bastet’in kedi formunda tasvir edilmesi, kadim Pers kültüründe kedilere duyulan saygı veya Anadolu’da kedinin “uğurlu” kabul edilmesi, farklı coğrafyalarda benzer inançların var olduğuna işaret eder (Kaynak: Tarih ve Mitoloji Araştırmaları Arşivi, 1972).


Ev Enerjisinin Dönüşümü

Kedilerin, evin içine giren negatif enerjiyi “emme” ve “dönüştürme” yeteneğinden bahsedilir. Vanga’ya göre, kedinizin belirli bir noktada ısrarla yatması, o alanın enerji dengesini sağlamaya çalışması anlamına gelebilir. “Kedim neden hep aynı koltuğun köşesinde uyuyor?” diye merak ediyorsanız, bu davranışın arkasında fark edemediğiniz ruhani bir misyon olabilir.


Bu aynı zamanda günümüz enerjiyi temel alan terapilerinde de rastlanan bir teoridir. Reiki uygulayıcıları, kedilerin yüksek titreşimli varlıklar olduğunu ve bazen kendi kendilerine sizi şifalandırma görevini üstlendiklerini öne sürer (Kaynak: Spiritüel Şifa ve Hayvanlar). Elbette bilimsel açıdan net kanıtlar sunmak zor; ancak deneyimsel anlamda pek çok kedi sahibinin benzer gözlemlerde bulunduğu bilinen bir gerçektir.


Ruhani Bağın Güçlendirilmesi

Vanga, kedisi olanların bu manevi bağdan bilinçli olarak faydalanabileceklerini belirtmiştir. Örneğin, sessiz bir ortamda kedinizle birlikte vakit geçirmek, onu severken pozitif niyetler ve dualar etmek, bu bağı güçlendirebilir. Bu yaklaşım, bir bakıma iki varlık arasındaki enerjiyi senkronize eder. Kedinizi sadece sevgiyle değil, aynı zamanda farkındalıkla kucakladığınızda, aranızda görünmez bir enerji akışı başlayabilir. Bu akış, ruhsal korumayı güçlendiren bir tür “enerji kalkanı” görevi görecektir.


Kedi Uykusunun Sırları

Kediler günün büyük bölümünü uyuyarak geçirir. Bazen durduk yere ayağa kalkıp kısa bir gezinti yapar, sonra tekrar uykuya dalarlar. Bu durum çoğumuz için sevimli bir tembellik göstergesinden ibarettir. Ancak Vanga için kedilerin uyku halinin çok daha derin bir anlamı vardır.


Ona göre, kedi uyuduğunda ruhsal âleme daha kolay geçiş yapar. Bu esnada bulunduğu ortamdaki enerjiyi arındırır, meleklerden veya koruyucu varlıklardan mesajlar alır. Kimilerince “hurafe” olarak değerlendirilse de benzer inançlar farklı ezoterik öğreticiler tarafından da dile getirilmektedir (Kaynak: Ezoterik Öğretiler Ansiklopedisi, 1984). Kedinin mırlarken ya da sessizce uyurken yaydığı titreşimlerin, bulunduğu ortamı koruyan bir dalga boyu oluşturduğu öne sürülür.


Siz de gece kediniz size sokulup mırladığında içinizde bir huzur hissine kapılabilirsiniz. Bilimsel açıdan mırlamanın insandaki stres seviyesini düşürdüğüne dair araştırmalar vardır (Kaynak: Hayvan Davranışları Araştırma Merkezi, 2012). Ancak Vanga’nın iddiası bu etkiden de öte, manevi bir koruma ve iyileşme boyutunu vurgular. Yani kediniz sizin üzerinizdeki negatif düşünce bulutlarını dağıtıyor, sessizce ama güçlü bir ruhsal şifa sunuyor olabilir.


Kedi Bakışlarının Gizemi

Kedinizin gözlerine hiç uzun uzun baktınız mı? Bazıları, kedi bakışlarında tarifsiz bir derinlik olduğunu söyler. Bu bakışların hem huzur hem de bir miktar korku verdiğini hissetmek mümkündür. Vanga’ya göre, kedilerin bakışları bir ayna gibidir ve ruhumuzun yansımalarını bize geri yansıtır. Eğer kedinizin gözlerinde kaybolduğunuzu hissediyorsanız, belki de o an ruhsal bir “kendini fark etme” deneyimi yaşıyorsunuzdur.


Öte yandan, kedilerin görünmeyen varlıkları veya enerjileri gördüğü inancı da epey yaygındır. Kedi, boş bir duvara ya da tavana gözlerini diktiğinde, aslında “hiçbir şeye” bakmıyor olabilir mi? Vanga bu konuda, “Onlar, bizden farklı boyutlarda hareket eden varlıkların izini sürebilir” diye öne sürmüştür (Kaynak: Derin Bilinç ve Kehanet Üzerine Bir Çalışma, 1979). Bu nedenle, kedinizin yoğun şekilde bir noktaya bakıp odaklandığını görürseniz, bunun bir işaret olabileceğini söylemek mümkündür. Belki de evinizde dengelenmesi gereken bir enerji akışı veya dikkatinize sunulmak isteyen bir ruhsal mesaj mevcuttur.


Ritüeller ve Uygulamalar

Ruhsal çalışmalara ilgi duyanların çoğu, enerjiyi temizlemenin çeşitli yollarını arar: mum yakmak, tütsü kullanmak, ses frekanslarıyla alanı arındırmak gibi. Baba Vanga’nın önerileri arasında da benzer uygulamalar bulmak mümkündür. Ancak onun tavsiyeleri arasında, kedinin dâhil edildiği küçük ritüellerin ayrı bir yeri vardır.


Örneğin, evinizde haftada bir kez yapacağınız bir “enerji arındırma seansı” sırasında kedinizi yanınıza alıp sessizce oturmak, birkaç mum yakıp derin nefeslerle gevşemek, belki de kısa bir dua ya da meditasyonla bu ritüeli kişiselleştirmek. Bu sırada, kedinizin yaydığı huzurlu enerji dalgasının, sizin niyetinizle birleşerek güçlü bir titreşim oluşturduğuna inanabilirsiniz (Kaynak: Manevi Uygulamalarda Hayvanların Rolü, 2003).


Bu tür ritüeller, sizinle kediniz arasındaki ruhsal bağı da güçlendirir. Her ne kadar günümüz modern yaşamında bu yaklaşımlar “alternatif inanç” kapsamında değerlendiriliyor olsa da, evinde kedi besleyen pek çok kişi, kedileriyle özel bir bağ kurduklarında duygu dünyalarının nasıl pozitif yönde değiştiğini dile getirir.


Negatif Enerjilerin Algılanması

Günlük hayatımızın koşturmacasında pek de farkına varmadığımız enerji değişimleri bazen yoğunlaşır ve ruhumuzu yorar. Olumsuz düşünceler, stres, tartışmalar veya hastalıklar, evde ağır bir atmosfer yaratabilir. Vanga’nın inancına göre, kediler bu değişimleri derhâl hisseder. Bazen hiçbir neden yokmuş gibi görünen huzursuzlukları, kedilerin anlık davranışlarında gözlemlemek mümkün.


Mesela, kediniz aniden tüylerini kabartıyor veya derin bir hırıltıyla hiç olmadığı kadar endişeli görünüyor olabilir. Pek çok kedi sahibi, “Bir şey mi gördü?” diye düşünerek meraklanır. Vanga, tam da bu noktada kedinin “Görünmez Savaş” adı verilen manevi bir mücadeleye tanıklık ettiğini öne sürer. Negatif bir varlık veya olumsuz enerji, evinize sızmaya çalışıyor olabilir. Kediniz, ruhani koruma kalkanını harekete geçirir ve sizi uyarır.


Bu durumlarda yapılabilecek basit ama etkili bir yöntem, sakinleşip bir mum yakmak ve evinizin ilahi ışıkla dolduğunu hayal etmektir. Vanga’nın öğretilerinde, duaların ve pozitif niyetlerin gücüne sıkça vurgu yapılır. Kediniz de bu sırada içgüdüsel olarak size eşlik edecek, hatta dizinizin dibinde oturarak oluşan bu ışık çemberine katılacaktır. Bu şekilde, olumsuz enerjilerin dağılıp, mekâna dinginlik ve huzurun hâkim olduğu söylenir (Kaynak: Bulgar Mistisizmi ve Baba Vanga, 1990).


Kedilerin Gözlem ve Uyarıları

Kediler sessiz varlıklardır; ancak sessizlikleri içinde sürekli olarak çevrelerindeki titreşimleri ölçüp tartarlar. Vanga, bir kedinin insanların görmediği varlıkları görebildiğini ve bunların dost mu yoksa düşman mı olduğunu ayırt edebildiğini söylerdi. Düşünsenize, evinizde bir misafir ağırladığınızda, kediniz o kişiye karşı farklı bir tepki veriyorsa, belki de onun çevresindeki enerji titreşimlerini okuyor olabilir.


Öte yandan, bazen hiç beklemediğiniz anlarda kedinizin miyavlayarak sizi takip ettiğini görebilirsiniz. Kucağınıza atlayıp sizi bırakmayan bir kedi, aslında ruhsal varlığınızın güçlenmeye ihtiyaç duyduğunu “hatırlatıyor” olabilir. Bu tür anlatılar, farklı inanç sistemlerinde karşımıza çıkar (Kaynak: Dünya Şamanik Gelenekleri Antolojisi). Kedi; şamanik rehber, koruyucu veya spiritüel öğretmen olarak kabul edilir. Baba Vanga da kedinin bu yönünü sıkça vurgular.


Kediler ve Dualar

Günümüzde birçok insan manevi pratikler uyguluyor: meditasyon, yoga, tefekkür, esma zikri, vb. Ancak Vanga’ya göre, bu pratikleri kedinizle birlikte yapmak, etkisini katbekat artırabilir. Çünkü kedi, bulunduğu ortamı ilahi rehberliğe daha açık bir hale getirir. Vanga, “Kedi dua edenin yanında durduğunda, dua gökyüzüne daha güçlü yükselir” gibi cümleler kurarak, kedinin manevi enerjilere olan yatkınlığını her fırsatta dile getirmiştir.


Bu konuda farklı inanç sahipleri de benzer deneyimlerini paylaşır (Kaynak: Maneviyat ve Evcil Hayvanlar Üzerine Akademik Bir Çalışma, 2015). Örneğin, Hristiyan bir keşiş, kedisinin her dua ettiğinde yanına gelip mırladığı, bu mırlamanın ona derin bir dinginlik hissi verdiğini anlatır. Bir Budist rahip de meditasyon yaptığı esnada kedisinin sessizce gelip kucağında uykuya daldığını ve bu sayede zihin sükûnetine daha hızlı ulaştığını ifade eder. Bu deneyimlerin ortak noktasında, kedinin varlığının manevi çalışmaları desteklediği gerçeği yatar.


Manevi Bağın Güçlendirilmesi

Kedinizin ruhani koruyucunuz olduğu fikrine yabancı olabilirsiniz. “O benim sadece sevimli evcil hayvanım” diyebilirsiniz. Ancak Vanga, bu düşüncenin kedinin asıl potansiyelini fark etmemizi engellediğini söyler. Peki bu bağ nasıl güçlendirilir? İşte birkaç öneri:


  1. Sessiz Sohbetler: Günde birkaç dakikanızı, sadece kedinize odaklanarak geçirin. Onu seviyorken sakin bir zihinle nefes alıp verin, ona içinizden pozitif enerjiler gönderdiğinizi hayal edin.
  2. Manevi Ritüeller: Mum, tütsü veya kristal gibi simgesel araçları kullanarak evinizde mini arındırma seansları yapın. Kedinizin de bu sırada etrafta olmasına izin verin.
  3. Dua ve Meditasyon: Dua ettiğinizde veya sessiz bir meditasyona daldığınızda, kediniz yakınınızdaysa bu anları bilinçli olarak paylaşın. Onun rahatça yanınızda uzanmasına olanak tanıyın.
  4. Enerji Takibi: Kedinizin hangi bölgede vakit geçirdiğini, ne zaman huzursuzlandığını ve davranışlarını not alın. Bu durumlar, evin enerji haritasını çıkarmanıza yardımcı olabilir.

9 Can ve Numeroloji Bağı

Halk arasında “kedilerin dokuz canı vardır” sözü yaygındır. Elbette bu söylem mecazidir. Ancak Baba Vanga, bu ifadenin bir mecazın ötesinde, ruhani bir sembolizm taşıdığını iddia ederdi. Numerolojide 9, dönüşüm ve tamamlanma sayısı olarak bilinir (Kaynak: Numeroloji El Kitabı, 1923). Vanga’ya göre de kediler, fiziksel yaşamla ruhsal boyut arasında defalarca gidip gelebilecek potansiyele sahip varlıklardır.


Kedilerin bazı tehlikelerden inanılmaz şekilde kurtulmaları, yüksek yerlerden düştüklerinde zararsızca yere inmeleri, kimilerine göre bu “dokuz can” efsanesini destekleyen örneklerdir. Vanga ise bunu, kedilerin spiritüel enerjiler tarafından korundukları şeklinde yorumlamıştır. Eğer bir kedi, bir insanla derin bir bağ kurduysa, onu da benzer bir koruma çemberine dahil edebilir.


Meleksi Varlıklar ve Kedi Formu

Vanga’nın en çarpıcı görüşlerinden biri, bazı meleklerin veya korunmuş varlıkların kedi formunda insanların yanında belirip onlara rehberlik ettiği yönündedir. Bu görüş, birçok teolojik akım ve kutsal metin okuması yapan uzmanlarca tartışmalıdır (Kaynak: Kutsal Metinler ve Simgeler, 1978). Yine de bu kadar çok farklı kültürde kedinin mistik bir sembolle özdeşleştirilmesi, bu görüşü en azından merak uyandıran bir noktaya taşır.


Vanga, evinizdeki kedinin gerçekten bir “melek” olduğunu iddia etmezdi. Ancak meleklerle bağlantılı enerjileri taşıyabileceklerini, insanlarla iletişim kurarken bu hayvan formunun kullanılması muhtemel olduğunu söylerdi. Kediniz bazen size bakıp uzun süre miyavladığında, sanki “seninle konuşuyorum, duy beni” der gibi bir hâli yok mudur? İşte bu anların, o görünmeyen enerji kanalının aktive olduğu anlar olduğuna dair inançlar halen varlığını sürdürüyor.


Kedi ve Rüyalar

Kedinizle birlikte yaşarken, siz fark etmeden derin rüyalar aleminizde de etkisi olduğunu hiç düşündünüz mü? Vanga, kediyle aynı odada uyuyan kişilerin rüya dünyasında daha korunmuş hissettiklerini ifade etmiştir. Bu durum, geceleri kabuslara meyilli kişiler açısından özellikle dikkat çekicidir. Örneğin, kediyle uyuyan bazı insanlar, gece aniden sıçrayarak uyandıklarında kedilerini başuçlarında bulduklarını ve sanki onları sakinleştirmek için beklediğini anlatırlar.


Psikoloji alanında da hayvanların insan uykusu üzerindeki olumlu etkileri araştırılmıştır (Kaynak: Psikoloji ve Evcil Hayvan İlişkisi Üzerine Klinik Çalışmalar, 2014). Ancak Vanga’nın yaklaşımı, bu ilişkinin psikolojinin ötesinde ruhsal boyutları da barındırdığı yönündedir. Belki de kediniz, rüyalarınıza açılan kapıda size bekçilik yapıyordur.


Dikkat Edilmesi Gerekenler

Vanga, kedilerin gücüne dair bu kadar olumlu şey söylerken, aynı zamanda bir uyarıda da bulunur: “Her kedi, sahibinin enerjisine göre şekillenir.” Yani siz çok negatif, öfkeli veya korku dolu bir insansanız, kedinizde de buna paralel davranışlar ve huzursuzluk gözlemleme ihtimaliniz artar. Bu, kedinin o negatif enerjiyi almaya çalışması ve onu dönüştürme çabasının ağırlığından kaynaklanıyor olabilir.


Dolayısıyla, Vanga’nın öğretilerinden çıkarabileceğimiz sonuçlardan biri de kedimizin enerjisini korumak için önce kendi enerjimizi dengelememiz gerektiğidir. Ruhsal bir bütünlük, pozitif bir yaklaşım ve sevgi dolu bir kalp, kedinizin de huzurlu ve sağlıklı bir ruh hali içinde olmasına katkı sağlayacaktır.


Baba Vanga’ya Göre Kediler

Haber metnimizin bu noktasına geldiğinizde, Baba Vanga’nın kedilerle ilgili tezlerinin ne denli geniş bir yelpazede yer aldığını fark etmiş olmalısınız. Evinde kedi besleyen herkesin duyduğu basit bir hikâyeden çok daha fazlasıyla karşı karşıyayız. Vanga’ya göre, kediler sadece sevimli dostlarımız değil; bizleri görünmeyen tehlikelerden koruyan, ruhsal dünyayla aramızda köprü kuran, negatif enerjiyi dönüştüren ve evimizin her köşesinde ilahi bir dengeyi muhafaza eden varlıklardır.


Elbette bu iddiaların doğruluğuna inanmak veya inanmamak kişisel bir tercih meselesi. Bilimsel olarak kanıtlanması güç olan böylesi mistik yaklaşımlar, kimimiz için ilgi çekici bir efsane, kimimiz içinse yaşamın derin sırlarına dair bir ipucu olabilir. Yine de bir kediniz varsa, onu yeni bir gözle izlemeye başlamak, belki de aranızdaki bağı farklı bir bilinçle geliştirmek fena bir fikir gibi durmuyor. Kedinizin bilinmeyen yeteneklerini keşfetmek, size bambaşka bir dünyanın kapılarını aralayabilir.


Kedilerin yumuşacık patileri, titreşimli mırlamaları ve sakin duruşları arkasında, belki de evrene uzanan bir kanal barındığı fikri, insan ruhuna heyecan veren bir ihtimaldir. İster inanın ister inanmayın, kedinizle kuracağınız her bağın size huzur ve mutluluk olarak döneceği aşikâr. Ve belki de Vanga’nın seslenişine kulak vererek, o sevimli dostunuzun manevi rehberlik potansiyelini onurlandırmak, hayatınıza yepyeni bir perspektif katacaktır.


Bu nedenle, eğer evinizde bir kediyle yaşıyorsanız, onun sessizce koruduğu gizemi keşfetmeye hazır olun. Gözlerinizle göremeyeceğiniz kadar derinlere uzanan ama yüreğinizle hissedebileceğiniz bir gerçeklik, her gün tam yanı başınızda olabilir. Baba Vanga’nın kedilere dair anlattığı anlatılmamış kehanet, belki de en basitinde, hepimizin ruhuna dokunan bir çağrı yapıyor: “Onları dinleyin, çünkü bazen sessizliğin dili, en güçlü mesajları taşır.”


Views: 36

İlginizi Çekebilir:Aytunç Altındal’dan “Tılsımlı Kelimeler” İddiası
share Paylaş facebook pinterest whatsapp x print

Benzer İçerikler

"Aytunç Altındal’s ‘Enchanted Words’ Claim"
Aytunç Altındal’dan “Tılsımlı Kelimeler” İddiası
Paranormal - Mythology - Why the Babylonian God Marduk Wanted to Destroy Humanity - Aytunç Altındal
Marduk İnsanlığı Neden Yok Etmek İstedi | Aytunç Altnıdal
Nostradamus'un 2025 Kehanetleri
Nostradamus’un 2025 Kehanetleri
Allah’ın Gizli Orduları Üçler Yediler Kırklar Sırrı Nedir Paranormal Bilgi Dini Tasavvuf
Allah’ın Gizli Orduları: Üçler Yediler Kırklar Sırrı Nedir?
Maya Mezarındaki Gizemli Astronot Heykeli!
Adanalı Ahmet Delibalta'nın Reenkarnasyonu Esrarengiz Paranormal Olay
 Adanalı Ahmet Delibalta’nın Reenkarnasyonu

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Paranormal Dergi | © 2025 |